# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَغَشّٰيهَا مَا غَشّٰىۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Feġaşşâhâ mâ ġaşşâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onları, üzerlerine yağan felâketlere gömdü! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onların başına getireceğini getirdi! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 53,54. Lut milletinin kasabalarını yere batıran, onları gömdükçe gömen O'dur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 53,54. O, “Mu’tefike”yi de kaldırıp yere çarpmış ve onlara örttüğü azap örtüsünü örtmüştür. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onları neler kapladı neler! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sardırttı da onlara o sardırdığını |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlara giydirdiğini giydirdi! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 53,54. (Lût kavmine âid o) alt-üst olan (şehirler)i de kaldırıp yere çaldı. Artık onları ne ile örttü ise, örttü (üzerlerine taş yağdırdı). |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Öyle ki, onlara sardırdığı musibeti sardırdı!... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık onların yurdlarını kaplayan kapladı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onları kaplayan öyle bir kapladı ki! |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | So that (ruins unknown) have covered them up. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Necm Sûresi 54. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: لِلّٰهِ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَمَا ف۪يهِنَّۜ وَهُوَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ Göklerin, yerin ve bunlardaki ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَوْمَ يَجْمَعُ اللّٰهُ الرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَٓا اُجِبْتُمْۜ قَالُوا لَا عِلْمَ لَنَاۜ اِنَّكَ اَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُو ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا عَلَيْكُمْ اَنْفُسَكُمْۚ لَا يَضُرُّكُمْ مَنْ ضَلَّ اِذَا اهْتَدَيْتُمْۜ اِلَى اللّٰهِ مَ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: قُلْ لَا يَسْتَوِي الْخَب۪يثُ وَالطَّيِّبُ وَلَوْ اَعْجَبَكَ كَثْرَةُ الْخَب۪يثِۚ فَاتَّقُوا اللّٰهَ يَٓا اُو۬لِي الْاَلْب ...
Ayet-i kerimede buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْاَنْصَابُ وَالْاَزْلَامُ رِجْسٌ مِنْ عَمَلِ الشَّيْ ...
Nisâ sûresi Medine’de nâzil olmuştur, 176 âyettir. İsmini, birinci âyette geçen ve “kadınlar” mânasına gelen اَلنِّسَاءُ (Nisâ) kelimesinden alır. A ...