# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَمْ لَمْ يُنَبَّأْ بِمَا ف۪ي صُحُفِ مُوسٰىۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Em lem yunebbe/ bimâ fî suhufi mûsâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Peki ona bildirilmedi mi; Mûsâ’nın kitabında bulunan şu hikmet dolu öğütler? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 36, 37. Yoksa, Musa'nın ve ahdine vefa gösteren İbrahim'in sahifelerinde yazılı olanlar kendisine haber verilmedi mi? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 36,37. Yoksa Musa'nın ve sözünü yerine getiren İbrahim'in kitablarında olanlar kendisine bildirilmedi mi ki? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 36,37. Yoksa, Mûsâ’nın ve Allah’ın emirlerini bütünüyle yerine getiren İbrahim’in sahifelerindeki şu hakikatler kendisine haber verilmedi mi? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yoksa haber verilmedi mi Musa'nın sahifelerinde yazılı olanlar? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yoksa haber mi verilmedi Musânın suhufundaki |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 36,37. Yoksa Musânın ve (Allahdan aldığı emri) vazifesini tastamam îfâ eden İbrâhîmin sahîfelerinde olan (şun) lardan haberdâr mı edilmedi? : |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 36,37. Yoksa Mûsâ'nın ve (ahdine) vefâ gösteren İbrâhîm'in suhûf'unda (onlara indirdiğimiz sahîfelerde, yazılı) olanlar (ona) bildirilmedi mi? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yoksa (şu gerçek), haber verilmedi mi Mûsa'nın Tevrat'ı ile, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Yoksa Mûsa'nın sahifelerinde olan şeyden haber verilmedi mi? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yoksa Musa'nın sayfalarında olanlar ona bildirilmedi mi? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Nay, is he not acquainted with what is in the books of Moses- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Necm Sûresi 36. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ Ancak Allah’ı ...
Zengin kelimesi sözlükte, “Parası, malı çok olan; varlıklı, yokluksuz, variyetli” demektir. Fıkıhta ise zenginlik, “aslî ihtiyaçlardan fazla mala sah ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَاِذَا قَرَأْتَ الْقُرْاٰنَ فَاسْتَعِذْ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّج۪يمِ Kur’an okuyacağın vakit, o kovulmuş şeyt ...