# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاَنَّهُ هُوَ اَغْنٰى وَاَقْنٰىۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve ennehu huve aġnâ ve aknâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Zengin eden de O’dur, fakir kılan da! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Zengin eden de yoksul kılan da O'dur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Doğrusu zengin eden de varlıklı kılan da O'dur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz O, başkalarına muhtaç olmaktan kurtardı ve varlık sahibi kıldı. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şüphesiz zengin eden de sermaye veren de O'dur. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hakıkat zengin eden, sermaye veren o |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Hakıykat şu (İnsanları) başkalarına muhtâc olmakdan o kurtardı ve O, sermâye saahibi kıldı. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve muhakkak ki, zengin eden ve sermâye veren ancak O'dur. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Doğrusu zengin eden, sermaye veren O... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve şüphe yok ki, O'dur zengin eden ve fakir düşüren O'dur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İhtiyaçtan kurtaran da Odur, zengin eden de. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | That it is He Who giveth wealth and satisfaction; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Necm Sûresi 48. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 34. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 34. Ayet Arapça: وَمَا جَعَلْنَا لِبَشَرٍ مِنْ قَبْلِكَ الْخُلْدَۜ اَفَا۬ئِنْ مِتَّ فَه ...
"Gerçekten biz Âdemoğullarını şerefli kıldık, onlara karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar lutfettik, onları temiz ve hoş nimetlerle rız ...
Enbiya suresinin 22. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 22. Ayet Arapça: لَوْ كَانَ ف۪يهِمَٓا اٰلِهَةٌ اِلَّا اللّٰهُ لَفَسَدَتَاۚ فَسُبْحَانَ ...
Enbiya suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 7. Ayet Arapça: وَمَٓا اَرْسَلْنَا قَبْلَكَ اِلَّا رِجَالًا نُوح۪ٓي اِلَيْهِمْ فَسْـَٔلُ ...
Taha suresinin 132. ayetinde şöyle buyrulur: Taha Suresi 132. Ayet Arapça: وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِ ...
"Kad efleha-l muminûn. (Mü’minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.)" - Mü'minûn Sûresi 1. Ayet "Onlar namazlarında tam bir tevazu, teslimiyet ve ...