# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | عِنْدَ سِدْرَةِ الْمُنْتَهٰى | |
Türkçe Okunuşu * | ‘İnde sidrati-lmuntehâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | Sidretü’l-Müntehâ’nın yanında. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 13, 14. Andolsun onu, Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında önceden bir defa daha görmüştü. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 13,14. And olsun ki o, Cebrail'i sınırın sonunda başka bir inişinde de görmüştür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sidretü’l-Müntehâ’nın yanında. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sidretü'lMüntehâ'nın yanında. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sidrei müntehanın yanında |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 13,14. Andolsun ki onu diğer bir defa da Sidre-tül müntehânın yanında gördü o, |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 13,14. And olsun ki, onu (Cebrâîl'i aslî sûretinde) diğer bir inişte de (mi'râc gecesi), Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında (iken) gördü. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sidretü'l-Münteha'nın (yedinci göğün) yanında... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sidretü'lMüntehâ'nın yanında. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Sidre-i Müntehâ'nın yanında. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Near the Lote-tree beyond which none may pass: |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Necm Sûresi 14. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...
İsra suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 107. Ayet Arapça: قُلْ اٰمِنُوا بِه۪ٓ اَوْ لَا تُؤْمِنُواۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْعِل ...
İsra suresinin 99. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 99. Ayet Arapça: اَوَلَمْ يَرَوْا اَنَّ اللّٰهَ الَّذ۪ي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ قَا ...