# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَقُلْ رَبِّ اَعُوذُ بِكَ مِنْ هَمَزَاتِ الشَّيَاط۪ينِۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Vekul rabbi e’ûżu bike min hemezâti-şşeyâtîn(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | De ki: “Rabbim! Şeytanların vesvese ve tahriklerinden sana sığınırım.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ve de ki: Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | De ki: "Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından Sana sığınırım." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | De ki: “Ey Rabbim! Şeytanların vesveselerinden sana sığınırım.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve de ki: Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve de ki: sana sığınırım rabbım! O Şeytanların dürtüşmelerinden |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ve de ki: «Rabbim, şeytanların dürtüşdürmelerinden (vesveselerinden) sana sığınırım». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve de ki: “Rabbim! Şeytanların vesveselerinden sana sığınırım.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | De ki: “-Rabbim, Şeytanların vesveselerinden sana sığınırım. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve dedi ki: «Yarabbi! Ben sana şeytanların vesveselerinden sığınırım.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | De ki: “Rabbim! Sana sığınırım şeytanların dürtülerinden. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And say "O my Lord! I seek refuge with Thee from the suggestions of the Evil Ones. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mü'minûn Sûresi 97. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَّذ۪ينَ يَسْتَحِبُّونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا ...
“Sen elbette büyük ahlâk sahibisin.” (Kalem sûresi (68), 4) Allah Teâlâ en güzel şekilde yaratıp kendisine en güzel ahlâkı öğrettiği sevgili p ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: مَثَلُ الْجَنَّةِ الَّت۪ي وُعِدَ الْمُتَّقُونَۜ تَجْر۪ي مِنْ تَحْتِهَا الْاَنْهَارُۜ اُكُلُهَا دَٓائِمٌ وَظِلُّهَاۜ تِلْكَ ...
Ankebût Sûresi 41-45. Ayetler ve Meali 41. "Allah’ı bırakıp da başkalarını dost ve yardımcı edinenlerin hâli, örümceğin hâline benzer. Örümcek de b ...
Tuz sözlükte, “Suda eriyen, kokusuz, dili yakan bir tada sâhip, yiyecekleri korumada ve tatlandırmada kullanılan billûrsu madde” demektir. Tuz kelimes ...