# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَفَحَسِبْتُمْ اَنَّمَا خَلَقْنَاكُمْ عَبَثًا وَاَنَّكُمْ اِلَيْنَا لَا تُرْجَعُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Efehasibtum ennemâ ḣaleknâkum ‘abeśen veennekum ileynâ lâ turce’ûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Yoksa bizim sizi boşuna yarattığımızı, sonunda bizim huzurumuza geri döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve sizin hakikaten huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 114,115. Allah' "Pek az kaldınız, keşke bilseydiniz! Sizi boşuna yarattığımızı ve Bize döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?" der. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Sizi boşuna yarattığımızı ve bize tekrar döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve sizin hakikaten huzurumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ya zannettiniz mi ki biz, sizi sırf bir abes yarattık? ve siz, bize irca' edilmiyeceksiniz? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ya sizi ancak boş yere yaratdığımızı ve sizin hakıykaten bize döndürülmeyeceğinizi mi sandınız»? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Sizi ancak boşuna yarattığımızı ve gerçekten siz bize döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sizi ancak boşuna yarattığımızı ve gerçekten bize döndürülmiyeceğinizi mi zannettiniz?” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ya siz zannettiniz mi ki, Biz sizi ancak bir abes yere yarattık ve hakikaten siz Bize döndürülmeyeceksiniz?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Yoksa sizi boş yere yarattığımızı ve bir daha huzurumuza dönmeyeceğinizi mi sandınız?” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Did ye then think that We had created you in jest, and that ye would not be brought back to Us (for account)?" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mü'minûn Sûresi 115. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَرَاوَدَتْهُ الَّت۪ي هُوَ ف۪ي بَيْتِهَا عَنْ نَفْسِه۪ وَغَلَّقَتِ الْاَبْوَابَ وَقَالَتْ هَيْتَ لَكَۜ قَالَ مَعَاذَ اللّٰ ...
İsrâ Sûresi 78-84.Ayetler 78. Güneşin öğleyin batıya doğru kaydığı andan gece karanlığı bastırıncaya kadar belli vakitlerde namazı dosdo ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَجَٓاؤُ۫ عَلٰى قَم۪يصِه۪ بِدَمٍ كَذِبٍۜ قَالَ بَلْ سَوَّلَتْ لَكُمْ اَنْفُسُكُمْ اَمْرًاۜ فَصَبْرٌ جَم۪يلٌۜ وَاللّٰهُ الْ ...
Âyetler “Sana uyan mü’minlere alçak gönüllü davran!” Şuarâ sûresi (26), 215 Allah Teâlâ İslâmiyet’e gönül veren kullarını Resûlullah Efendi ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: لَقَدْ كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ اٰيَاتٌ لِلسَّٓائِل۪ينَ Andolsun ki Yûsuf ve kardeşlerinde, almak isteyenler için ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَلِلّٰهِ غَيْبُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَاِلَيْهِ يُرْجَعُ الْاَمْرُ كُلُّهُ فَاعْبُدْهُ وَتَوَكَّلْ عَلَيْهِۜ وَمَا رَ ...