# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلَّذ۪ينَ يَرِثُونَ الْفِرْدَوْسَۜ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Elleżîne yeriśûne-lfirdevse hum fîhâ ḣâlidûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Evet onlar, muhteşem nimetlerle bezenmiş Firdevs cennetlerine vâris olacak ve ebediyen orada yaşayacaklardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Evet) Firdevs'e vâris olan bu kimseler, orada ebedî kalıcıdırlar. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 10,11. İşte onlar, temelli kalacakları Firdevs cennetine varis olanlardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar Firdevs cennetlerine varis olurlar. Onlar orada ebedî kalacaklardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ki, Firdevs'e varis olan bu kimseler orada ebedî kalırlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ki Firdevse vâris olacak, onda muhallad kalacaklardır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Ki onlar Firdevse vâris olacaklardır. Onlar bunun için ebedî kalıcıdırlar. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Onlar ki, Firdevs (Cennetin)e vâris olurlar. Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ki onlar, Firdevs cennetine varis olacaklardır. Onlar orada ebedî olarak kalacaklardır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlardır ki, Firdevs'e vâris olurlar, onlar orada müebbeden kalıcılardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar Firdevs Cennetlerine vâris olurlar ve orada ebediyen kalırlar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Who will inherit Paradise: they will dwell therein (for ever). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mü'minûn Sûresi 11. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İbrahim suresinin 3. ayetinde şöyle buyrulur: “Onlar, dünya hayatını sevip âhiret hayatına tercih ederler. İnsanları Allah yolundan uzaklaştırmaya ve ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَمَا لَنَٓا اَلَّا نَتَوَكَّلَ عَلَى اللّٰهِ وَقَدْ هَدٰينَا سُبُلَنَاۜ وَلَنَصْبِرَنَّ عَلٰى مَٓا اٰذَيْتُمُونَاۜ وَعَلَ ...
Âhiret kazancının dünya kazancına göre ölçüye sığmaz kıymette ve ebedî olduğunu bilen ashâb-ı kirâm, ebedî saâdet sermâyesi kazanmanın lezzet ve halâv ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لَاَز۪يدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ اِنَّ عَذَاب۪ي لَشَد۪يدٌ Eğer şükreder ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اَلَّذ۪ينَ يَسْتَحِبُّونَ الْحَيٰوةَ الدُّنْيَا عَلَى الْاٰخِرَةِ وَيَصُدُّونَ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا ...
“Sen elbette büyük ahlâk sahibisin.” (Kalem sûresi (68), 4) Allah Teâlâ en güzel şekilde yaratıp kendisine en güzel ahlâkı öğrettiği sevgili p ...