# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَقَدْ خَلَقْنَا فَوْقَكُمْ سَبْعَ طَرَٓائِقَۗ وَمَا كُنَّا عَنِ الْخَلْقِ غَافِل۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Velekad ḣaleknâ fevkakum seb’a tarâ-ika vemâ kunnâ ‘ani-lḣalki ġâfilîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Şu da bir gerçek ki, sizin üzerinizde tabaka tabaka yedi gök yarattık. Şüphesiz biz yaratmaktan da, bütün husûsiyetleriyle yarattıklarımızdan da habersiz değiliz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Andolsun biz, sizin üstünüzde yedi yol yarattık. Biz yaratmaktan habersiz değiliz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | And olsun ki, üstünüzde yedi tabaka yarattık. Biz, yarattığımızdan habersiz değiliz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Andolsun, biz sizin üzerinizde yedi yol yarattık. Biz yarattıklarımızdan habersiz değiliz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Andolsun biz, sizin üstünüzde yedi yol yarattık. Biz, yaratmaktan habersiz değiliz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Filhakıka biz, sizin fevkınızda yedi tarıyk yarattık ve halktan gafil olmadık |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Andolsun ki biz sizin üstünüzde yedi yol yaratdık. Biz yaratmakdan gaafiller değiliz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve and olsun ki, sizin üstünüzde yedi yol (yedi gök) yarattık. (Biz)yaratılanlardan gafiller değiliz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Doğrusu biz, sizin üzerinizde yedi kat (gök) yarattık. Biz yaratmaktan gafil olmadık (onu korumaktayız). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve kasem olsun ki, sizin üzerinize yedi yol yarattık, Biz yaratmaktan gâfiller olmadık. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Şu da bir gerçek ki, Biz sizin üstünüzde yedi yol yarattık. Yarattıklarımızdan ise Biz asla habersiz değili |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And We have made, above you, seven tracts; and We are never unmindful of (our) Creation. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mü'minûn Sûresi 17. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...