# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللّٰهِ اٰلِهَةً لِيَكُونُوا لَهُمْ عِزًّاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Vetteḣażû min dûni(A)llâhi âliheten liyekûnû lehum ‘izzâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onun gibiler, kendileri için izzet ve kuvvet kaynağı olsun diye Allah’tan başka bir takım ilâhlar edindiler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar, kendilerine bir itibar ve kuvvet (vesilesi) olsun diye Allah'tan başka tanrılar edindiler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlar kendilerine kuvvet ve şeref kazandırsın diye, Allah'ı bırakarak tanrılar edindiler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar, kendileri için kuvvet ve şeref (kaynağı) olsunlar diye, Allah’tan başka ilâhlar edindiler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar, kendilerine kuvvet ve şeref kazandırsın diye, Allah'dan başka ilâh edindiler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Tuttular Allahtan başka ma'budlar edindiler ki kendilerine ızzet ve kuvvet olsunlar diye |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar kendileri için bir izzet (ve kuvvet kaynağı) olsunlar diye Allahdan başka (düzme) Tanrılar edindiler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hâlbuki (onlar,) kendileri için bir izzet (ve şefâat) vesîlesi olsun diye Allah'dan başka ilâhlar edindiler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Mekke müşrikleri, tuttular Allah'dan başka putları ilâhlar edindiler ki, kendilerini azabdan kurtarsınlar ve yardımcıları olsunlar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlar Allah'tan başka tanrılar edindiler, kendileri için bir izzet olsun diye. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bir de, kendilerine üstünlük ve şeref sağlasın diye, Allah'tan başka tanrılar edindiler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And they have taken (for worship) gods other than Allah, to give them power and glory! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 81. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...
İsra suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 107. Ayet Arapça: قُلْ اٰمِنُوا بِه۪ٓ اَوْ لَا تُؤْمِنُواۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْعِل ...