# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | يَٓا اُخْتَ هٰرُونَ مَا كَانَ اَبُوكِ امْرَاَ سَوْءٍ وَمَا كَانَتْ اُمُّكِ بَغِيًّاۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Yâ uḣte hârûne mâ kâne ebûki-mrae sev-in vemâ kânet ummuki beġiyyâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Ey Hârûn’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir adam değildi; annen de iffetsiz bir kadın değildi!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Ey Harun'un kız kardeşi! Senin baban kötü bir insan değildi; annen de iffetsiz değildi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 27,28. Çocuğu alıp kavmine getirdi, onlar: "Meryem! Utanılacak bir şey yaptın. Ey Harun'un kızkardeşi! Baban kötü bir kimse değildi, annen de iffetsiz değildi" dediler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Ey Hârûn’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir kimse değildi. Annen de iffetsiz değildi.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Ey Harun'un kızkardeşi! Senin baban kötü bir adam değildi, annen de iffetsiz bir kadın değildi." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ey Harûnun hemşiresi, baban bir kötülük adamı değil idi, anan da bir kahbe değil idi |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Ey Hâruunun kız kardeşi, senin baban kötü bir adam değildi. Anan da iffetsiz bir kadın değildi». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Ey Hârûn'un kız kardeşi! Baban kötü bir adam değildi, annen de iffetsiz değildi!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ey Harûn'un (soy itibariyle neslinden gelen) kız kardeşi! Senin baban kötü bir adam değildi, anan da iffetsiz bir kadın değildi.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Ey Harun'un kızkardeşi! Senin baban kötü bir şahıs değildi ve anan da iffetten mahrum bulunmuş değildi.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Ey Harun'un kızkardeşi, senin baban kötü biri değildi; annen de iffetsiz değildi. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "O sister of Aaron! Thy father was not a man of evil, nor thy mother a woman unchaste!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 28. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...
İsra suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 107. Ayet Arapça: قُلْ اٰمِنُوا بِه۪ٓ اَوْ لَا تُؤْمِنُواۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْعِل ...