# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّا نَحْنُ نَرِثُ الْاَرْضَ وَمَنْ عَلَيْهَا وَاِلَيْنَا يُرْجَعُونَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | İnnâ nahnu neriśu-l-arda vemen ‘aleyhâ ve-ileynâ yurce’ûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Hiç şüphesiz, yeryüzüne ve orada bulunan herkese sonunda biz, elbette biz vâris olacağız. Onların hepsi neticede bizim huzurumuza getirileceklerdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Yeryüzüne ve onun üzerindekilere ancak biz vâris oluruz (her şey gider, biz kalırız) ve onlar ancak bize döndürülürler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Şüphesiz Biz bütün yeryüzüne ve üzerinde bulunanlara varis olacağız. Onlar Bize döneceklerdir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Şüphesiz yeryüzüne ve onun üzerindekilere biz varis olacağız, biz! Ancak bize döndürülecekler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şüphesiz biz bütün yeryüzüne ve üzerindekilere varis olacağız. Ve onlar da mutlaka bize döndürüleceklerdir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | her halde Arza ve bütün üzerindekilere biz varis olacağız biz, ve hep onlar bize irca, olunacaklar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Şübhe yok ki (bütün) arza ve onun üzerinde bulunan kimselere biz vâris olacağız biz. Onlar (nihayet) ancak bize döndürüleceklerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Şübhesiz ki, yeryüzüne ve üzerinde bulunan kimselere ancak biz vâris oluruz ve(onlar) ancak bize döndürülürler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Gerçekten biz, arza ve bütün üzerindekilere varis olacağız, (Bizden başka kimse kalmıyacak). Onlar da hesap için hep bize döndürülecekler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Biz, şüphe yok ki Biz, yeryüzüne ve onun üzerinde bulunanlara varis olacağız, ve Bize döndürüleceklerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yeryüzüne de, onun üzerindekilere de Biz vâris oluruz; onlar ise huzurumuza dönerler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | It is We Who will inherit the earth, and all beings thereon: to Us will they all be returned. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 40. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...