# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنْ كُلُّ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ اِلَّٓا اٰتِي الرَّحْمٰنِ عَبْدًاۜ | |
Türkçe Okunuşu * | İn kullu men fî-ssemâvâti vel-ardi illâ âtî-rrahmâni ‘abdâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Çünkü göklerde ve yerde bulunan herkes, istisnâsı olmaksızın, ancak Rahmân’a kul olarak gelecektir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Göklerde ve yerde olan herkes istisnasız, kul olarak Rahmân'a gelecektir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 92,93. Oysa Rahman'a çocuk edinmek yaraşmaz, çünkü göklerde ve yerde olan her şey Rahman'a baş eğmiş kul olarak gelecektir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Göklerdeki ve yerdeki herkes Rahman’a kul olarak gelecektir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Göklerde ve yerde bulunan hiçbir kimse yoktur ki (kıyamet günü) Rahmân'ın huzuruna kul olarak çıkmasın. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Göklerde ve Yerde hiç bir kimse yoktur ki o rahmana kul olarak gelecek olmasın |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Göklerde ve yerde olan herkes, müstesna olmamak üzere, O çok esirgeyici (Allaha) mutlakaa kul olarak gelecekdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Göklerde ve yerde bulunan hiçbir kimse yoktur ki, Rahmân'a kul olarak gelecekbiri olmasın! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Göklerde ve yerde hiç bir kimse yoktur ki, Rahman'a kul olarak gelici olmasın. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Göklerde ve yerde olan şeylerin hepsi de Rahmân'a kul olarak vücûda gelmiş şeylerden başka değildir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Göklerde ve yerde kim varsa, hepsi Rahmân'ın huzuruna kul olarak gelir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Not one of the beings in the heavens and the earth but must come to ((Allah)) Most Gracious as a servant. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 93. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...