# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | لَا يَسْمَعُونَ ف۪يهَا لَغْوًا اِلَّا سَلَامًاۜ وَلَهُمْ رِزْقُهُمْ ف۪يهَا بُكْرَةً وَعَشِيًّا | |
Türkçe Okunuşu * | Lâ yesme’ûne fîhâ laġven illâ selâmâ(en)(s) velehum rizkuhum fîhâ bukraten ve’aşiyyâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlar orada boş ve anlamsız sözler işitmeyecek, sadece selâmet, emniyet ve huzur sözleri duyacaklardır. Orada sabah akşam kendilerine sunulacak ziyafetler de hazırdır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Orada boş söz değil, hoş söz duyarlar. Ve orada, sabah-akşam kendilerine ait rızıkları vardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Orada boş sözler değil sadece esenlik veren sözler işitirler. Orada rızıklarını sabah akşam hazır bulurlar. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Orada boş söz işitmezler. Yalnızca (meleklerin) “selâm!” (deyişini) işitirler. Orada sabah akşam rızıkları da vardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar orada boş bir söz işitmezler. Ancak "Selam" işitirler. Orada sabah akşam rızıkları da hazırdır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Orada hiç boş söz işitmezler, ancak bir selâm, rızıkları da vardır orada sabah, akşam |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Orada selâmdan başka hoş bir söz işitmeyeceklerdir. Orada sabah, akşam rızıkları da (ayaklarına gelecekdir). |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve (onlar) orada boş bir söz işitmezler; ancak selâm (işitirler)! Ve orada sabah-akşam kendilerine âid rızıkları vardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Cennet'de bir boş söz işitmezler, ancak (meleklerden veya birbirlerinden) selâm işitirler. Rızıkları da oradadır, sabah ve akşam. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Orada faidesiz lakırdı işitmezler, ancak selâm (işitirler) ve onlar için orada sabah ve akşam rızıkları da vardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Orada onlar boş söz işitmezler, ancak esenlik işitirler. Orada sabah akşam rızıkları da hazırdır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They will not there hear any vain discourse, but only salutations of Peace: And they will have therein their sustenance, morning and evening. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 62. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Allah, inkâr edenlere Nûh’un karısı ile Lût’un karısını örnek verir. Her ikisi de, kullarımızdan iki sâlih kişinin nikâhları altında idiler, fakat o ...
Furkân sûresi 15-16. âyetlerinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 15-16. Ayetlerinin Arapçası: قُلْ اَذٰلِكَ خَيْرٌ اَمْ جَنَّةُ الْخُلْدِ ا ...
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...