# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِنْ مِنْكُمْ اِلَّا وَارِدُهَاۚ كَانَ عَلٰى رَبِّكَ حَتْمًا مَقْضِيًّاۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-in minkum illâ vâriduhâ(c) kâne ‘alâ rabbike hatmen makdiyyâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Ey insanlar! Sizden cehenneme uğramayacak hiç kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesinleşmiş bir hükmüdür. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İçinizden, oraya uğramayacak hiçbir kimse yoktur. Bu, Rabbin için kesinleşmiş bir hükümdür. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Sizden cehenneme uğramayacak yoktur. Bu, Rabbinin yapmayı üzerine aldığı kesinleşmiş bir hükümdür. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Ey insanlar!) Sizden cehenneme varmayacak hiç kimse yoktur. Rabbin için bu, kesin olarak hükme bağlanmış bir iştir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İçinizden hiçbiri istisna edilmemek üzere mutlaka herkes cehenneme varacaktır. Bu, Rabbinin katında kesinleşmiş bir hükümdür. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hem içinizden hiç biri yoktur ki mutlak ona varacak olmasın, ve bu rabbının uhdesine vacib kıldığı bir kazıyyei mahkeme olmuştur |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sizden hiç biriniz müstesna olmamak üzere ille oraya (cehenneme) uğrıyacakdır. Bu, Rabbinin üzerine kat'i olarak aldığı, kazaa etdiği (bir şey) dir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hem sizden oraya uğramayacak hiçbir kimse yoktur. (Bu,) Rabbinin kendi üzerine aldığı kesinleşmiş bir hükümdür. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | İçinizden hiç biri istisna edilmemek üzere mutlaka Cehennem'e varacaktır. Bu, Rabbinin katında kesinleşmiş bir hükümdür. (Ancak Cennetlikler yanmadan geçecekler, Cehennemlikler ise ateşe düşeceklerdir.) |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve sizden bir kimse yoktur ki, illâ oraya uğrayacaktır. Bu, Rabbin tarafından hükm ve kaza buyurulmuş bir şeydir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İçinizde oradan geçmeyecek kimse yoktur. Bu, Rabbinin kesinleşmiş hükmüdür. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Not one of you but will pass over it: this is, with thy Lord, a Decree which must be accomplished. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 71. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...