# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | ثُمَّ لَنَحْنُ اَعْلَمُ بِالَّذ۪ينَ هُمْ اَوْلٰى بِهَا صِلِيًّا | |
Türkçe Okunuşu * | Śumme lenahnu a’lemu billeżîne hum evlâ bihâ siliyyâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Çünkü biz, içlerinde hangilerinin cehennemi daha önce ve hangi azap şiddetine göre boylamaya müstahak olduklarını elbette çok iyi biliriz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Sonra, orayı boylamaya daha çok müstahak olanları elbette biz daha iyi biliriz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Cehenneme girmeye en layık olanları Biz biliriz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sonra, oraya girmeye en lâyık olanları muhakkak ki en iyi biz biliriz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Sonra o cehenneme atılmaya layık olanların kimler bulunduğunu elbette biz daha iyi biliriz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sonra elbette biz o Cehenneme yaslanmıya evlâ olanların kimler olduğunu daha iyi biliriz: |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sonra biz ona (cehenneme) girib yanmıya daha çok lâyık olanları da elbet pek iyi bileniz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Sonra elbette biz, ona (Cehenneme) girmeye daha lâyık olan kimseleri en iyi bileniz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sonra o Cehennem'e atılmaya lâyık olanların kimler bulunduğunu elbette biz daha iyi biliriz. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Sonra elbette ki Biz, cehenneme girip yanmağa evlâ olanı da şüphe yok, da ziyâde biliriz. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Cehenneme atılmaya kimin daha lâyık olduğunu Biz pekalâ biliriz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And certainly We know best those who are most worthy of being burned therein. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 70. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Hadîd sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 29 âyettir. İsmini, 25. âyette geçen ve “demir” mânasına gelen اَلْحَد۪يدُ (hadîd) kelimesinden alır. Mushaf t ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَهْد۪ي لِلَّت۪ي هِيَ اَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِن۪ينَ الَّذ۪ينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ اَنّ ...
İsra suresinin 1. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 1. Ayet Arapça: سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِ ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اُدْعُ اِلٰى سَب۪يلِ رَبِّكَ بِالْحِكْمَةِ وَالْمَوْعِظَةِ الْحَسَنَةِ وَجَادِلْهُمْ بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ رَبَّك ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللّٰهُ حَلَالًا طَيِّبًاۖ وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ اِنْ كُنْتُمْ اِيَّاهُ تَعْبُدُونَ Al ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۚ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ Ancak Allah’ı ...