# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَوَلَا يَذْكُرُ الْاِنْسَانُ اَنَّا خَلَقْنَاهُ مِنْ قَبْلُ وَلَمْ يَكُ شَيْـًٔا | |
Türkçe Okunuşu * | Eve lâ yeżkuru-l-insânu ennâ ḣalaknâhu min kablu velem yeku şey-â(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O insan, daha önce hiçbir şey değilken bizim kendisini yarattığımızı hiç düşünmez mi? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İnsan düşünmez mi ki, daha önce o hiçbir şey olmadığı halde biz kendisini yaratmışızdır? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bu insan kendisi önceden bir şey değilken onu yaratmış olduğumuzu hatırlamaz mi? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İnsan, daha önce hiçbir şey değil iken kendisini yarattığımızı düşünmez mi? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O insan, daha önce hiçbir şey değilken kendisini yoktan var ettiğimizi hatırlamaz mı? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ya o insan hiç bir şey değil iken bizim kendisini halketmiş olduğumuzu düşünmez mi? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İnsan düşünmez mi ki onu daha evvel ve O, bir şey değilken kendisini hakıykaten biz yaratdık. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | İnsan hiç ibret almaz mı ki, daha önce (kendisi henüz) hiçbir şey değilken, onu şübhesiz ki biz yaratmışız! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O insan, bundan önce hiç bir şey değilken, bizim kendisini yaratmış olduğumuzu düşünmez mi? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O insan hiç düşünmez mi ki, Biz onu evvelce yarattık, halbuki o hiçbir şey değildi. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O insan, daha önce hiçbir şey değilken onu yarattığımızı düşünmüyor mu? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But does not man call to mind that We created him before out of nothing? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 67. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...