# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | كُلُّ نَفْسٍ بِمَا كَسَبَتْ رَه۪ينَةٌۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Kullu nefsin bimâ kesebet rahîne(tun) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Her bir fert, kazandıklarına karşılık Allah katında tutulan bir rehindir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Her nefis, kazandığına karşılık bir rehindir; |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Herkes kazancına bağlı bir rehindir; |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Herkes kazandığına karşılık bir rehindir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Her nefis kendi kazancına bağlıdır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Her nefis kazancına bağlıdır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Her nefs, kazandığı (kesb-ü ihtiyar etdiği) şey mukaabilinde bir rehindir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Her nefis (kendi) kazandığına karşılık bir rehînedir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Herkes kazandığına karşılık bir rehinedir; (hesabını doğru vermekle ancak kendisini kurtarabilir). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Her nefs, kazanmış olduğu şeye bağlıdır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Her can kendi kazancına bağlıdır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Every soul will be (held) in pledge for its deeds. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Müddessir Sûresi 38. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kur’an’da şöyle buyrulur: اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ Kesin olarak bilesiniz ki bu kitabı kuşkusuz biz indirdik ...
Hakîkaten Hazret-i Âdem’le başlayan ve Âhir Zaman Nebîsi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’de kemâle eren İslâm’ın, Kur’ân-ı Kerîm’le vâsıl oldu ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: وَاَنْذِرِ النَّاسَ يَوْمَ يَأْت۪يهِمُ الْعَذَابُۙ فَيَقُولُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رَبَّنَٓا اَخِّرْنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يب ...
Kur’ân hizmetine koşan bu Kur’ân âşıkları, Rabbimiz’in rızâsına ve hatıra gelmeyecek ilâhî lûtuflara nâil olmuşlardır. Bu ilâhî lûtuf manzaralarından ...
Kur’an’da şöyle buyrulur: رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ۟ “Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni ...
Âyet-i kerîmede buyrulur: “Andolsun ki Biz, öğüt alsınlar diye, bu Kur’ân’da insanlara her türlü misâli verdik.” (ez-Zümer, 27) Yine Cenâb-ı Hak âye ...