# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَتِلْكَ الْقُرٰٓى اَهْلَكْنَاهُمْ لَمَّا ظَلَمُوا وَجَعَلْنَا لِمَهْلِكِهِمْ مَوْعِدًا۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Vetilke-lkurâ ehleknâhum lemmâ zalemû vece’alnâ limehlikihim mev’idâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | İşte zulmettikleri zaman kendilerini helâk ettiğimiz ülke halkları! Biz, onların helâkleri için de belli bir süre tâyin etmiş, günü gelince de cezalarını vermiştik. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | İşte şu ülkeler; zulmettikleri zaman onları helâk ettik. Onları helâk etmek için de belli bir zaman tayin etmiştik. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Haksızlıklarından ötürü işte yok ettiğimiz şehirler! Onları yok etmek için bir süre tayin etmiştik. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İşte zulmettiklerinde yok ettiğimiz memleketler.. Helâk edilmeleri için de belli bir zaman tayin etmiştik. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İşte zulmettikleri için helak ettiğimiz şehirler! Biz onların helâkleri için de belirli bir zaman tayin etmiştik. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Daha o memleketler ki biz onları zulmettiklerinde helâk etmişiz ve helâklarıne bir mîy'âd ta'yin eylemişiz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İşte (halkı) zulmetdikleri zaman helak etdiğimiz memleketler! Biz bunların helakleri için de bir zaman ta'yin etmişizdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | İşte zulmettikleri zaman kendilerini helâk ettiğimiz şehirler! Onları helâk etmek için de (gelmeyeceğini zannettikleri) bir zaman ta'yîn etmiştik. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | İşte geçmiş zamanlardaki memleketleri!... Onların halkını, yaptıkları zulüm sebebiyle helâk ettik ve bunların helâkleri için de belirli bir vakit tayin eyledik. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve (yâd ediniz) o memleketleri ki, zulmeder oldukları vakit onları helâk ettik. Ve onların helâkleri için bir muayyen vakit tayin etmiş idik. |
11. | Ümit Şimşek Meali | İşte zulmettiklerinde helâk ettiğimiz beldeler! Hepsinin helâkleri için Biz birer vade belirlemiştik. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Such were the populations we destroyed when they committed iniquities; but we fixed an appointed time for their destruction. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kehf Sûresi 59. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...
Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...
Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...
Nûr sûresi 30-31. ayetlerde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 30-31. Ayetler Arapça: قُلْ لِلْمُؤْمِن۪ينَ يَغُضُّوا مِنْ اَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظ ...
"Şunu iyi bilin ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar asla üzülmeyeceklerdir. Onlar hakkıyla iman etmişlerdir ve Allah’a karşı gelmekte ...
Nûr sûresinin 23. âyetinde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 23. Ayet Arapça: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلَاتِ الْمُ ...