# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَعَرَضْنَا جَهَنَّمَ يَوْمَئِذٍ لِلْكَافِر۪ينَ عَرْضًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve’aradnâ cehenneme yevme-iżin lilkâfirîne ‘ardâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O gün biz cehennemi bütün dehşetiyle kâfirlere sunacağız. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 100, 101. Ve, gözleri beni görmeye kapalı bulunan, kulak vermeye de tahammül edemez olan kâfirleri o gün cehennemle yüz yüze getirmişizdir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 100,101. Gözleri bizim öğüdümüze karşı kapalı olan ve öfkelerinden onu dinlemeye tahammül edemeyen kafirlere o gün cehennemi öyle bir gösteririz ki! |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 100,101. O gün cehennemi; gözleri Zikr’ime (Kur’an’a) karşı perdeli olan ve onu dinleme zahmetine dahi katlanamayan kâfirlerin karşısına (bütün dehşetiyle) dikeriz! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve cehennemi o gün kâfirlere öyle bir göstereceğiz ki! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Cehennemi o gün kâfirlere bir gösteriş göstermişizdir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 100,101. Beni anmak (hakıykatı görmek) hususunda gözleri perdeli olan, (Kur'ânı) dinlemiye tahammül edemeyen kâfirlere o gün cehennemi öyle bir göstereceğiz ki! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve o gün Cehennemi kâfirlere açıkça göstermişizdir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Cehennem'i de o kıyamet günü, kâfirlere açık olarak göstermişizdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve o gün cehennemi kâfirler için bir gösterişle göstermişizdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Cehennemi de o gün öyle bir sunuşla kâfirlerin önüne sermişizdir ki! |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And We shall present Hell that day for Unbelievers to see, all spread out,- |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kehf Sûresi 100. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...