# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَوْ يُصْبِحَ مَٓاؤُ۬هَا غَوْرًا فَلَنْ تَسْتَط۪يعَ لَهُ طَلَبًا | |
Türkçe Okunuşu * | Ev yusbiha mâuhâ ġavran felen testatî’a lehu talebâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Yahut o bahçenin suyu yerin dibine çekilir de, senin bir daha onu bulup çıkarmaya gücün yetmez.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın.» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 37,38,39,40,41. Kendisiyle konuştuğu arkadaşı ona: "Seni topraktan, sonra nutfeden yaratanı, sonunda de seni insan kılığına koyanı mı inkar ediyorsun? İşte O benim Rabbim olan Allah'tır. Rabbime kimseyi ortak koşmam. Bahçene girdiğin zaman, her ne kadar beni kendinden mal ve nüfus bakımından daha az buluyorsan da: "Maşallah! Kuvvet ancak Allah'a mahsustur!" demen gerekmez mi? Rabbim, senin bahçenden daha iyisini bana verebilir ve seninkinin üzerine gökten bir felaket gönderir de bahçen yerle bir olabilir. Yahut suyu çekilir bir daha da bulamazsın" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Ya da suyu çekiliverir de (bırak bir daha bulmayı) artık onu arayamazsın bile.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Yahut, bağının suyu yerin dibine çekilir de bir daha suyunu çıkarıp bağını sulayamazsın." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yahûd suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulunamazsın |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Yahud olabilir ki suyu (yerin) dib (in) e çekilir de bir daha onu ara (yıb bul) mıya güc yetiremezsin». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Yâhut suyu çekilerek yok olur da bir daha onu aramaya aslâ güç yetiremezsin!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yahud bağının suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «Yahut suyu çekilir de artık onu aramaya asla güç yetiremezsin.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Veya suyu çekiliverir; sen de bir daha onu aramakla bulamazsın.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Or the water of the garden will run off underground so that thou wilt never be able to find it." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Kehf Sûresi 41. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...