# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاذْكُرْ فِي الْكِتَابِ مَرْيَمَۢ اِذِ انْتَبَذَتْ مِنْ اَهْلِهَا مَكَانًا شَرْقِيًّاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Veżkur fî-lkitâbi meryeme iżi-ntebeżet min ehlihâ mekânen şarkiyyâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Rasûlüm! Kitapta Meryem’in kıssasını da an. Hani o, ibâdet ve tefekkür için ailesinden ayrılıp mâbedin doğuya bakan bir odasına çekilmişti. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Resûlüm!) Kitap'ta Meryem'i de an. Hani o, ailesinden ayrılarak doğu tarafında bir yere çekilmişti. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Kitabda Meryem'i de an. O, ailesinden ayrılarak, doğu yönünde bir yere çekilmişti. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 16,17. (Ey Muhammed!) Kitap’ta (Kur’an’da) Meryem’i de an. Hani ailesinden ayrılarak doğu tarafında bir yere çekilmiş ve (kendini onlardan uzak tutmak için) onlarla arasında bir perde germişti. Biz, ona Cebrail’i göndermiştik de ona tam bir insan şeklinde görünmüştü. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | (Ey Muhammed!) Kur'ân'daki Meryem kıssasını da an (insanlara anlat). Hani o, ailesinden ayrılarak (evinin veya mescidin) doğu tarafında bir yere çekilmişti. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Kitabda Meryemi de an, o vakıt ki ailesinden çekildi de şark tarafından bir mekâna |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Kitabda Meryem (kıssasını) da an. Hani o, aailesinden ayrılıb şark tarafında bir yere çekilmişdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Habîbim, yâ Muhammed!) Kitab'da (bu Kur'ân'da) Meryem'i de yâd et! Hani, âilesinden (ayrılarak evinin hemen yanında) doğu tarafında bir yere çekilmişti. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Resûlüm) Kur'ân'daki Meryem kıssasını (onlara) oku. Hani o, ibadet için) ailesinden ayrılıp (evinin veya Beytü'l-Makdis'in) doğu tarafında bir yere çekilmişti. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Kitapta Meryem'i de yâd et. O vakit ki, ailesinden ayrılarak şark tarafında bir yere çekilmişti. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kitapta Meryem'i de an. Hani o ailesinden ayrılmış ve doğu tarafında bir yere çekilmişti. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Relate in the Book (the story of) Mary, when she withdrew from her family to a place in the East. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Meryem Sûresi 16. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...