# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالَ اجْعَلْن۪ي عَلٰى خَزَٓائِنِ الْاَرْضِۚ اِنّ۪ي حَف۪يظٌ عَل۪يمٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâle-c’alnî ‘alâ ḣazâ-ini-l-ard(i)(s) innî hafîzun ‘alîm(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yûsuf da: “Beni bu ülkenin hazinelerinden sorumlu yap. Çünkü ben onları iyi muhafaza eder, maliye yönetimini de çok iyi bilirim” teklifinde bulundu. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | «Beni ülkenin hazinelerine tayin et! Çünkü ben (onları) çok iyi korurum ve bu işi bilirim» dedi. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Yusuf: "Beni memleketin hazinelerine memur et, çünkü ben korumasını ve yönetmesini bilirim" dedi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Yûsuf, “Beni ülkenin hazinelerine bakmakla görevlendir. Çünkü ben iyi koruyucu ve bilgili bir kişiyim” dedi. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O da, ona dedi ki: "Beni bu ülkenin hazineleri üzerine getir. Çünkü iyi korurum, iyi bilirim." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Dedi: beni Arz hazineleri üzerine me'mur et, çünkü ben iyi korur, iyi bilirim |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Yuusuf): «Beni memleketin hazineleri üzerine (me'mur) et. Çünkü ben onları iyice korumıya muktedirim, (bütün tasarruf şekillerini de) bilenim» dedi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Yûsuf:) “Beni memleketin hazînelerinin başına getir! Çünki ben iyi muhâfaza eden, (idâresini) iyi bilen bir kimseyim” dedi. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yûsuf şöyle dedi: “- Beni Mısır'ın hazineleri üzerine memur et; çünkü, ben iyi korur, iyi bilirim.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Hazret-i Yûsuf da dedi ki: «Beni yurdun hazineleri üzerine memur et, muhakkak ki ben iyice koruyucu, iyice biliciyim.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yusuf “Ülkenin hazinelerine beni memur et,” dedi. “Ben bu işi bilen ve hazineyi koruyacak bir kimseyim.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | (Joseph) said: "Set me over the storehouses of the land: I will indeed guard them, as one that knows (their importance)." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yusuf Sûresi 55. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...