Yusuf Sûresi(12) 13. Ayet


13 / 111


# Meal Ayet
Arapça قَالَ اِنّ۪ي لَيَحْزُنُن۪ٓي اَنْ تَذْهَبُوا بِه۪ وَاَخَافُ اَنْ يَأْكُلَهُ الذِّئْبُ وَاَنْتُمْ عَنْهُ غَافِلُونَ
Türkçe Okunuşu * Kâle innî leyahzununî en teżhebû bihi veeḣâfu en ye/kulehu-żżi/bu veentum ‘anhu ġâfilûn(e)
1. Ömer Çelik Meali Babaları şöyle dedi: “Onu alıp götürmeniz beni gerçekten üzer; çünkü siz onu unutup kendinizle meşgul olduğunuz bir sırada kurdun biri onu kapıverir diye korkuyorum.”
2. Diyanet Vakfı Meali (Babaları) dedi ki: Onu götürmeniz beni mutlaka üzer. Siz ondan habersizken onu bir kurdun yemesinden korkarım.  
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali Babaları, "Onu götürmeniz beni üzüyor; siz farkına varmadan onu kurdun yemesinden korkarım" dedi.
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali Babaları, “Doğrusu onu götürmeniz beni üzer, siz ondan habersiz iken onu kurt yer, diye korkuyorum.”
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Babaları dedi ki: "Onu götürmeniz beni üzer, korkarım ki onu kurt yer de sizin haberiniz bile olmaz."
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali Beni, dedi: onu götürmeniz her halde mahzun eder ve korkarım ki onu kurt yer de haberiniz olmaz
7. Hasan Basri Çantay Meali Dedi: «Onu götürmeniz muhakkak ki beni tasaya düşürür. Siz kendisinden gaafil, gaafil bulunurken onu kurt (gelib) yemesinden korkarım».
8. Hayrat Neşriyat Meali (Ya'kub) dedi ki: “Onu götürmeniz beni hakikaten üzer; çünki siz ondan habersiz kimseler iken, onu kurdun yemesinden korkarım!”
9. Ali Fikri Yavuz Meali Babaları dedi ki: “- Onu götürmeniz, cidden beni endişeye düşürür. Siz kendisinden habersiz bulunurken onu kurt yemesinden korkarım.”
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Dedi ki: «O'nu alıp götürmeniz şüphesiz ki beni mahzun eder. Ve siz ondan gâfil bulunduğunuz halde O'nu kurdun yemesinden korkarım.»
11. Ümit Şimşek Meali Babaları “Onu alıp götürmeniz beni üzer,” dedi. “Siz farkında olmadan onu kurt yer diye korkuyorum.”
12. Yusuf Ali (English) Meali (Jacob) said: "Really it saddens me that ye should take him away: I fear lest the wolf should devour him while ye attend not to him."
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
Yusuf Sûresi 13. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-61-ayeti-ne-anlatiyor-199761-m.jpg
Nûr Suresinin 61. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-56-ayeti-ne-anlatiyor-199740-m.jpg
Nûr Suresinin 56. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-51-ayeti-ne-anlatiyor-199712-m.jpg
Nûr Suresinin 51. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/07/nur-suresinin-41-ayeti-ne-anlatiyor-199699-m.jpg
Nûr Suresinin 41. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/nur-suresinin-33-ayeti-ne-anlatiyor-199685-m.jpg
Nûr Suresinin 33. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nûr sûresinin 33. âyetinde Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 33. Ayet Arapça: وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذ۪ينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتّٰى يُ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/06/tahrim-suresinin-tefsiri-199665-m.jpg
Tahrim Sûresinin Tefsiri

Tahrîm sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 12 âyettir. “Tahrîm”, “haram kılmak” demektir. Birinci âyette Resûlullah (s.a.s.)’in, bazı helâl gıdaları, geç ...