# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَرْسِلْهُ مَعَنَا غَدًا يَرْتَعْ وَيَلْعَبْ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ersilhu me’anâ ġaden yerta’ veyel’ab ve-innâ lehu lehâfizûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | “Onu yarın bizimle gönder de bol bol yiyip içsin, gezip oynasın. Sen hiç merak etme; ona mutlaka göz kulak oluruz.” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Yarın onu bizimle beraber (kıra) gönder de bol bol yesin (içsin), oynasın. Biz onu mutlaka koruruz.» |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 11,12. Bunun üzerine "Ey babamız! Yusuf'un iyiliğini istediğimiz halde, onu niçin bize emniyet etmiyorsun? Yarın onu bizimle beraber gönder de gezsin oynasın, biz onu herhalde koruruz" dediler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | “Yarın onu bizimle beraber gönder de gezip oynasın. Şüphesiz biz onu koruruz.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | "Yarın onu bizimle beraber gönder de gezsin, oynasın. Kesinlikle biz onu koruruz." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Yarın bizimle beraber gönder gezsin oynasın şüphesiz, biz onu gözetiriz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | «Yarın onu bizimle beraber (kıra) gönder de bol bol yesin, oynasın. Şübhesiz biz onun koruyucularıyız». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Yarın onu bizimle berâber gönder; bol bol yesin (içsin), oynasın! Şübhe yok ki biz, onu gerçekten muhâfaza edicileriz.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Yarın, onu bizimle beraber (gezintiye) gönder de gezsin oynasın, muhakkak biz onun koruyucularıyız.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | «O'nu yarın bizimle beraber gönder, bol bol meyve yesin ve oynasın. Ve şüphe yok ki, biz O'nu elbette muhafaza edicileriz.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Onu yarın bizimle gönder de gezip oynasın. Biz ona göz kulak oluruz.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | "Send him with us tomorrow to enjoy himself and play, and we shall take every care of him." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yusuf Sûresi 12. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
İsra suresinin 70. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 70. Ayet Arapça: وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَن۪ٓي اٰدَمَ وَحَمَلْنَاهُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ ...
İsra suresinin 66. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 66. Ayet Arapça: رَبُّكُمُ الَّذ۪ي يُزْج۪ي لَكُمُ الْفُلْكَ فِي الْبَحْرِ لِتَبْتَغُوا مِنْ ...
İsra suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 53. Ayet Arapça: وَقُلْ لِعِبَاد۪ي يَقُولُوا الَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُۜ اِنَّ الشَّيْطَانَ يَنْ ...
İsra suresinin 44. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 44. Ayet Arapça: تُسَبِّحُ لَهُ السَّمٰوَاتُ السَّبْعُ وَالْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهِنَّۜ وَاِنْ ...
İsra suresinin 32. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 32. Ayet Arapça: وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلًا İs ...
İsra suresinin 23. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 23. Ayet Arapça: وَقَضٰى رَبُّكَ اَلَّا تَعْبُدُٓوا اِلَّٓا اِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِح ...