Kur'an-ı Kerim Konu Fihristi / L Harfi

Lüt (AS) ile ilgili ayetler (77 kayıt)

En'âm / 86. Ayet

وَاِسْمٰع۪يلَ وَالْيَسَعَ وَيُونُسَ وَلُوطًاۜ وَكُلًّا فَضَّلْنَا عَلَى الْعَالَم۪ينَۙ

Aynı şekilde İsmâil’i, Elyesa‘ı, Yûnus’u ve Lût’u da doğru yola erdirdik. Onların hepsini diğer insanlara üstün kıldık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

A'râf / 80. Ayet

وَلُوطًا اِذْ قَالَ لِقَوْمِه۪ٓ اَتَأْتُونَ الْفَاحِشَةَ مَا سَبَقَكُمْ بِهَا مِنْ اَحَدٍ مِنَ الْعَالَم۪ينَ

Lût’u da peygamber gönderdik. Kavmine şöyle dedi: “Dünyada sizden önce hiç kimsenin yapmadığı o iğrenç işi bir yol hâline getirip nasıl irtikap ediyorsunuz?”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

A'râf / 81. Ayet

اِنَّكُمْ لَتَأْتُونَ الرِّجَالَ شَهْوَةً مِنْ دُونِ النِّسَٓاءِۜ بَلْ اَنْتُمْ قَوْمٌ مُسْرِفُونَ

“Kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, haddi aşan azgın bir toplumsunuz.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

A'râf / 82. Ayet

وَمَا كَانَ جَوَابَ قَوْمِه۪ٓ اِلَّٓا اَنْ قَالُٓوا اَخْرِجُوهُمْ مِنْ قَرْيَتِكُمْۚ اِنَّهُمْ اُنَاسٌ يَتَطَهَّرُونَ

Kavminin cevâbı: “Lût ve yandaşlarını memleketinizden çıkarın. Çünkü bu beyler, kendilerince temizliğe çok düşkün insanlar!” demekten başka bir şey olmadı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

A'râf / 83. Ayet

فَاَنْجَيْنَاهُ وَاَهْلَهُٓ اِلَّا امْرَاَتَهُۘ كَانَتْ مِنَ الْغَابِر۪ينَ

Neticede Lût’u ve ailesini kurtardık. Karısı hâriç; o geride kalıp helâk edilenlerden oldu.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

A'râf / 84. Ayet

وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ مَطَرًاۜ فَانْظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُجْرِم۪ينَ۟

Üzerlerine müthiş bir taş yağmuru yağdırdık. Bir bak ki, günahkârların âkıbeti nasıl oldu!

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 77. Ayet

وَلَمَّا جَٓاءَتْ رُسُلُنَا لُوطًا س۪ٓيءَ بِهِمْ وَضَاقَ بِهِمْ ذَرْعًا وَقَالَ هٰذَا يَوْمٌ عَص۪يبٌ

Elçilerimiz Lût’a gelince, onlara sapık kavminin musallat olabileceğinden dolayı endişeye kapıldı, bu yüzden göğsü daraldı ve: “Bugün, gerçekten pek çetin bir gün olacak!” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 78. Ayet

وَجَٓاءَهُ قَوْمُهُ يُهْرَعُونَ اِلَيْهِ وَمِنْ قَبْلُ كَانُوا يَعْمَلُونَ السَّيِّـَٔاتِۜ قَالَ يَا قَوْمِ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ بَنَات۪ي هُنَّ اَطْهَرُ لَكُمْ فَاتَّقُوا اللّٰهَ وَلَا تُخْزُونِ ف۪ي ضَيْف۪يۜ اَلَيْسَ مِنْكُمْ رَجُلٌ رَش۪يدٌ

Daha önceden de o çirkin işleri yapmaya alışık olan kavmi koşarak, itişe kakışa Lût’un yanına geldiler. Lût onlara: “Ey kavmim! İşte şunlar benim kızlarım; sizin için en temiz olanı onlarla evlenmenizdir. Allah’tan korkun ve misafirlerime karşı beni rezil etmeyin. İçinizde aklı başında bir adam yok mu!” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 79. Ayet

قَالُوا لَقَدْ عَلِمْتَ مَا لَنَا ف۪ي بَنَاتِكَ مِنْ حَقٍّۚ وَاِنَّكَ لَتَعْلَمُ مَا نُر۪يدُ

Dediler ki: “Sen de gâyet iyi biliyorsun ki, bizim senin kızlarında gözümüz yok. Sen, aslında bizim ne istediğimizi de pekâlâ biliyorsun.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 80. Ayet

قَالَ لَوْ اَنَّ ل۪ي بِكُمْ قُوَّةً اَوْ اٰو۪ٓي اِلٰى رُكْنٍ شَد۪يدٍ

Lût da: “Keşke size karşı koyabileceğim bir kuvvetim olsaydı yahut sağlam bir kaleye sığınabilseydim!” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 81. Ayet

قَالُوا يَا لُوطُ اِنَّا رُسُلُ رَبِّكَ لَنْ يَصِلُٓوا اِلَيْكَ فَاَسْرِ بِاَهْلِكَ بِقِطْعٍ مِنَ الَّيْلِ وَلَا يَلْتَفِتْ مِنْكُمْ اَحَدٌ اِلَّا امْرَاَتَكَۜ اِنَّهُ مُص۪يبُهَا مَٓا اَصَابَهُمْۜ اِنَّ مَوْعِدَهُمُ الصُّبْحُۜ اَلَيْسَ الصُّبْحُ بِقَر۪يبٍ

Melekler ona şöyle dediler: “Ey Lût! Şüphesiz ki biz Rabbinin elçileriyiz. Onlar senin kılına bile dokunamayacaklar. Gecenin bir vaktinde senden olanlarla beraber yola çık. İçinizden hiçbiriniz geri dönüp bakmasın. Ancak karın hâriç. Azgın topluma gelen azap onu da vuracaktır. Onlar için belirlenen azap zamanı, sabah vaktidir. Zâten sabah da yakın değil mi?”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 82. Ayet

فَلَمَّا جَٓاءَ اَمْرُنَا جَعَلْنَا عَالِيَهَا سَافِلَهَا وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهَا حِجَارَةً مِنْ سِجّ۪يلٍۙ مَنْضُودٍۙ

Nihâyet azab emrimiz gelince, günahlarla kirlenmiş o memleketin üstünü altına getirdik; üzerlerine de ateşte pişirilmiş taşları peş peşe yağdırdık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hûd / 83. Ayet

مُسَوَّمَةً عِنْدَ رَبِّكَۜ وَمَا هِيَ مِنَ الظَّالِم۪ينَ بِبَع۪يدٍ۟

O taşlar, Rabbin tarafından işaretlenmiş, her birinin kimi vuracağı belirlenmişti. Böyle bir taş yağmuru, her dönemde ve her yerdeki zâlimlerden uzak değildir.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 57. Ayet

قَالَ فَمَا خَطْبُكُمْ اَيُّهَا الْمُرْسَلُونَ

Onların melek olduğunu anlayınca: “Ey elçiler! Esas vazîfeniz nedir, niçin gönderildiniz?” diye sordu.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 58. Ayet

قَالُٓوا اِنَّٓا اُرْسِلْنَٓا اِلٰى قَوْمٍ مُجْرِم۪ينَۙ

Onlar şöyle cevap verdiler: “Aslında biz günaha gömülmüş inkârcı bir toplumu helâk etmek için gönderildik.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 59. Ayet

اِلَّٓا اٰلَ لُوطٍۜ اِنَّا لَمُنَجُّوهُمْ اَجْمَع۪ينَۙ

“Yalnız Lût’un ailesi bu helâkin dışındadır; biz kesinlikle onların hepsini kurtaracağız.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 60. Ayet

اِلَّا امْرَاَتَهُ قَدَّرْنَٓاۙ اِنَّهَا لَمِنَ الْغَابِر۪ينَ۟

“Ama Lût’un karısı hâriç. Biz onun suçlularla beraber helâk edilmek üzere geride kalanlardan olmasını takdir ettik.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 61. Ayet

فَلَمَّا جَٓاءَ اٰلَ لُوطٍۨ الْمُرْسَلُونَۙ

Derken elçiler Lût’un evine geldiler.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 62. Ayet

قَالَ اِنَّكُمْ قَوْمٌ مُنْكَرُونَ

Lût onlara: “Siz buralarda tanınan kimseler değilsiniz” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 63. Ayet

قَالُوا بَلْ جِئْنَاكَ بِمَا كَانُوا ف۪يهِ يَمْتَرُونَ

Elçiler şöyle dediler: “Endişe edecek bir şey yok! Fakat biz sana, hakkında o günahkâr topluluğun hep şüphe edegeldiği azabı getirdik.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 64. Ayet

وَاَتَيْنَاكَ بِالْحَقِّ وَاِنَّا لَصَادِقُونَ

“Sana gerçekleşmesi kesin bir hükümle geldik. Biz gerçekten ama gerçekten doğru söylüyoruz.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 65. Ayet

فَاَسْرِ بِاَهْلِكَ بِقِطْعٍ مِنَ الَّيْلِ وَاتَّبِعْ اَدْبَارَهُمْ وَلَا يَلْتَفِتْ مِنْكُمْ اَحَدٌ وَامْضُوا حَيْثُ تُؤْمَرُونَ

“Hemen gecenin bir vaktinde aileni alıp yola çıkar, sen de arkalarından gidip onları izle. Sakın hiçbiriniz geri dönüp bakmasın; size emredilen yere doğru yürüyün gidin!”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 66. Ayet

وَقَضَيْنَٓا اِلَيْهِ ذٰلِكَ الْاَمْرَ اَنَّ دَابِرَ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ مَقْطُوعٌ مُصْبِح۪ينَ

Biz Lût’a şu kesin hükmü bildirdik: “Sabah vaktine girerken o azgın kavmin kökü tamâmen kesilmiş olacaktır.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 67. Ayet

وَجَٓاءَ اَهْلُ الْمَد۪ينَةِ يَسْتَبْشِرُونَ

Bu arada şehir halkı kötü niyetle sevine sevine Lût’un evine dayandılar.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 68. Ayet

قَالَ اِنَّ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ ضَيْف۪ي فَلَا تَفْضَحُونِۙ

Lût onlara şöyle dedi: “Bunlar benim misâfirlerim! Ne olur, beni mahcup etmeyin!”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 69. Ayet

وَاتَّقُوا اللّٰهَ وَلَا تُخْزُونِ

“Allah’tan korkun ve beni rezil rüsvâ etmeyin!”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 70. Ayet

قَالُٓوا اَوَلَمْ نَنْهَكَ عَنِ الْعَالَم۪ينَ

Onlar da: “Seni elâlemin işine karışmaktan men etmemiş miydik?” diye çıkıştılar.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 71. Ayet

قَالَ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ بَنَات۪ٓي اِنْ كُنْتُمْ فَاعِل۪ينَۜ

Lût ise: “Eğer dediğinizi illâ da yapacaksanız, işte şunlar benim kızlarım, onlarla evlenin!” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 72. Ayet

لَعَمْرُكَ اِنَّهُمْ لَف۪ي سَكْرَتِهِمْ يَعْمَهُونَ

Rasûlüm! Ömrüne yemin olsun ki, onlar şehvetten sarhoşlukları içinde sağa sola sarkıntılık edip duruyorlardı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 73. Ayet

فَاَخَذَتْهُمُ الصَّيْحَةُ مُشْرِق۪ينَۙ

Nihâyet güneş doğarken o korkunç çığlık kendilerini kıskıvrak yakalayıverdi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 74. Ayet

فَجَعَلْنَا عَالِيَهَا سَافِلَهَا وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ حِجَارَةً مِنْ سِجّ۪يلٍۜ

Böylece onların yaşadığı şehrin üstünü altına getirdik; üzerlerine de ateşte pişmiş çamurdan taş yağmuru yağdırdık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 75. Ayet

اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِلْمُتَوَسِّم۪ينَ

Şüphesiz bunda işaretten anlayanlar için nice ibretler vardır.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 76. Ayet

وَاِنَّهَا لَبِسَب۪يلٍ مُق۪يمٍ

Gerçekten o şehrin harâbeleri, hâlâ işlek olan bir yol üzerinde bulunmaktadır.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hicr / 77. Ayet

اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَةً لِلْمُؤْمِن۪ينَۜ

Doğrusu bütün bunlarda mü’minler için alınacak büyük bir ders vardır.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Enbiyâ / 74. Ayet

وَلُوطًا اٰتَيْنَاهُ حُكْمًا وَعِلْمًا وَنَجَّيْنَاهُ مِنَ الْقَرْيَةِ الَّت۪ي كَانَتْ تَعْمَلُ الْخَبَٓائِثَۜ اِنَّهُمْ كَانُوا قَوْمَ سَوْءٍ فَاسِق۪ينَۙ

Lût’a da hüküm ve ilim verdik. Onu, halkı pek iğrenç işler yapan memleketten kurtardık. Gerçekten o halk, bütünüyle yoldan çıkmış çok kötü bir topluluk idiler.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Enbiyâ / 75. Ayet

وَاَدْخَلْنَاهُ ف۪ي رَحْمَتِنَاۜ اِنَّهُ مِنَ الصَّالِح۪ينَ۟

Böylece onu rahmetimizle sarıp sarmaladık. Doğrusu o, dürüst, erdemli ve ıslaha yönelik işler yapan seçkin bir kimseydi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hac / 42. Ayet

وَاِنْ يُكَذِّبُوكَ فَقَدْ كَذَّبَتْ قَبْلَهُمْ قَوْمُ نُوحٍ وَعَادٌ وَثَمُودُۙ

Rasûlüm! Onlar seni yalanlıyorlarsa, onlardan önce de Nûh kavmi, Âd ve Semûd kavimleri peygamberlerini yalanlamıştı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Hac / 44. Ayet

وَاَصْحَابُ مَدْيَنَۚ وَكُذِّبَ مُوسٰى فَاَمْلَيْتُ لِلْكَافِر۪ينَ ثُمَّ اَخَذْتُهُمْۚ فَكَيْفَ كَانَ نَك۪يرِ

Medyen halkı da. Mûsâ da yalanlanmıştı. Fakat ben, her seferinde kâfirlere mühlet verdim; sonra da kendilerini azabımla yakalayıverdim. Beni tanımamalarına karşılık, benim onları akıllarına gelmeyecek şekilde cezalandırmam nasılmış, görsünler!

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 160. Ayet

كَذَّبَتْ قَوْمُ لُوطٍۨ الْمُرْسَل۪ينَۚ

Lût kavmi de peygamberleri yalanladı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 161. Ayet

اِذْ قَالَ لَهُمْ اَخُوهُمْ لُوطٌ اَلَا تَتَّقُونَۚ

Kardeşleri Lût onlara şu öğütte bulundu: “Artık Allah’tan korkup günahlardan sakınmaz mısınız?”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 162. Ayet

اِنّ۪ي لَكُمْ رَسُولٌ اَم۪ينٌۙ

“Şüphesiz ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 163. Ayet

فَاتَّقُوا اللّٰهَ وَاَط۪يعُونِۚ

“O halde Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 164. Ayet

وَمَٓا اَسْـَٔلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ اَجْرٍۚ اِنْ اَجْرِيَ اِلَّا عَلٰى رَبِّ الْعَالَم۪ينَۜ

“Ben tebliğime karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan, ancak Âlemlerin Rabbi Allah’tır.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 165. Ayet

اَتَأْتُونَ الذُّكْرَانَ مِنَ الْعَالَم۪ينَۙ

“İnsanlar içinde böyle göz göre göre erkeklere mi şehvetle yaklaşıyorsunuz?”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 166. Ayet

وَتَذَرُونَ مَا خَلَقَ لَكُمْ رَبُّكُمْ مِنْ اَزْوَاجِكُمْۜ بَلْ اَنْتُمْ قَوْمٌ عَادُونَ

“Rabbinizin sizin için yaratıp helâl kıldığı eşlerinizi bırakıyorsunuz. Gerçekten siz haddi aşan bir gürûhsunuz.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 167. Ayet

قَالُوا لَئِنْ لَمْ تَنْتَهِ يَا لُوطُ لَتَكُونَنَّ مِنَ الْمُخْرَج۪ينَ

Onlar: “Ey Lût!” dediler, “Eğer işimize karışmaktan vazgeçmezsen kesinlikle sen yurdumuzdan sürülüp çıkarılacaksın!”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 168. Ayet

قَالَ اِنّ۪ي لِعَمَلِكُمْ مِنَ الْقَال۪ينَۜ

Lût onlara: “Şüphesiz ben, yaptığınız bu işten nefret ediyorum” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 169. Ayet

رَبِّ نَجِّن۪ي وَاَهْل۪ي مِمَّا يَعْمَلُونَ

Ardından da: “Rabbim! Beni ve âilemi bunların yaptıklarından kurtar!” diye yalvardı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 170. Ayet

فَنَجَّيْنَاهُ وَاَهْلَهُٓ اَجْمَع۪ينَۙ

Biz de onu ve bütün ailesini kurtardık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 171. Ayet

اِلَّا عَجُوزًا فِي الْغَابِر۪ينَۚ

Sadece Lût’un yaşlı karısı helâk olanlar arsında kaldı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 172. Ayet

ثُمَّ دَمَّرْنَا الْاٰخَر۪ينَۚ

Ardından, diğerlerini toptan imhâ ettik.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 173. Ayet

وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ مَطَرًاۚ فَسَٓاءَ مَطَرُ الْمُنْذَر۪ينَ

Üzerlerine öyle müthiş bir taş yağmuru yağdırdık ki sorma! Uyarılıp da doğru yola gelmeyenlerin yağmuru, gerçekten ne fenâ bir yağmur oldu.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 174. Ayet

اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَةًۜ وَمَا كَانَ اَكْثَرُهُمْ مُؤْمِن۪ينَ

Şüphesiz bütün bu olup bitenlerde pek büyük bir ibret vardır. Ama insanların çoğu yine de iman etmez.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Şuarâ / 175. Ayet

وَاِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَز۪يزُ الرَّح۪يمُ۟

Muhakkak senin Rabbin, elbette O, sonsuz kudret sahibidir, çok merhametlidir.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Neml / 54. Ayet

وَلُوطًا اِذْ قَالَ لِقَوْمِه۪ٓ اَتَأْتُونَ الْفَاحِشَةَ وَاَنْتُمْ تُبْصِرُونَ

Lût’u da peygamber olarak gönderdiğimizde, kavmine şöyle demişti: “Sizler göz göre göre hâlâ o hayâsızlığı yapmaya devam edecek misiniz?”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Neml / 55. Ayet

اَئِنَّكُمْ لَتَأْتُونَ الرِّجَالَ شَهْوَةً مِنْ دُونِ النِّسَٓاءِۜ بَلْ اَنْتُمْ قَوْمٌ تَجْهَلُونَ

“Sahi siz kadınları bırakıp erkeklere mi şehvetle yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz ne yaptığını bilmeyen pek câhil bir gürûhsunuz.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Neml / 56. Ayet

فَمَا كَانَ جَوَابَ قَوْمِه۪ٓ اِلَّٓا اَنْ قَالُٓوا اَخْرِجُٓوا اٰلَ لُوطٍ مِنْ قَرْيَتِكُمْۚ اِنَّهُمْ اُنَاسٌ يَتَطَهَّرُونَ

Kavminin ona cevâbı ise sadece: “Lût’un ailesini memleketinizden çıkarın. Çünkü onlar, temizliğe çok düşkün, pek ahlâklı insanlar(!)” demeleri oldu.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Neml / 57. Ayet

فَاَنْجَيْنَاهُ وَاَهْلَهُٓ اِلَّا امْرَاَتَهُۘ قَدَّرْنَاهَا مِنَ الْغَابِر۪ينَ

Biz de onu ve ailesini kurtardık. Ancak karısı hâriç. Onun geride kalıp helâk edilenlerden olmasını takdir buyurduk.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Neml / 58. Ayet

وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ مَطَرًاۚ فَسَٓاءَ مَطَرُ الْمُنْذَر۪ينَ۟

Üzerlerine öyle bir taş yağmuru yağdırdık ki... Azapla uyarılıp da buna aldırmayanların yağmuru ne fenâ bir yağmur oldu!

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Ankebût / 26. Ayet

فَاٰمَنَ لَهُ لُوطٌۢ وَقَالَ اِنّ۪ي مُهَاجِرٌ اِلٰى رَبّ۪يۜ اِنَّهُ هُوَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُ

Bunun üzerine Lût, İbrâhim’e iman etti. İbrâhim: “Ben, dinimi yaşayabilmem için Rabbimin emrettiği yere hicret ediyorum. Şüphesiz O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır” dedi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Ankebût / 28. Ayet

وَلُوطًا اِذْ قَالَ لِقَوْمِه۪ٓ اِنَّكُمْ لَتَأْتُونَ الْفَاحِشَةَۘ مَا سَبَقَكُمْ بِهَا مِنْ اَحَدٍ مِنَ الْعَالَم۪ينَ

Lût’u da peygamber olarak gönderdik. O zaman kavmine şöyle demişti: “Gerçekten siz, daha önce dünyada hiç kimsenin yapmadığı o çirkin ve iğrenç günahı işliyorsunuz.”

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Ankebût / 35. Ayet

وَلَقَدْ تَرَكْنَا مِنْهَٓا اٰيَةً بَيِّنَةً لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَ

Gerçekten söylenen oldu ve biz aklını kullanacak bir toplum için o şehirden geriye açık bir ibret nişânesi bıraktık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Sâffât / 133. Ayet

وَاِنَّ لُوطًا لَمِنَ الْمُرْسَل۪ينَۜ

Şüphesiz Lût da peygamberlerimizden biriydi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Sâffât / 134. Ayet

اِذْ نَجَّيْنَاهُ وَاَهْلَهُٓ اَجْمَع۪ينَۙ

Biz onu ve kendisine inanan bütün ailesini kurtardık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Sâffât / 135. Ayet

اِلَّا عَجُوزًا فِي الْغَابِر۪ينَ

Ancak gerideki inkârcılar arasında bulunan yaşlı bir kadın hariç!

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Sâffât / 136. Ayet

ثُمَّ دَمَّرْنَا الْاٰخَر۪ينَ

Sonra geride kalan o inkârcıları helâk ettik.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Sâffât / 137. Ayet

وَاِنَّكُمْ لَتَمُرُّونَ عَلَيْهِمْ مُصْبِح۪ينَۙ

Siz, yolculuğunuz esnâsında sabahları yıkılmış şehirlerinin harâbelerine uğruyorsunuz.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Sâffât / 138. Ayet

وَبِالَّيْلِۜ اَفَلَا تَعْقِلُونَ۟

Geceleri de. Hâlâ aklınızı kullanıp bunlardan ibret almayacak mısınız?

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kaf / 13. Ayet

وَعَادٌ وَفِرْعَوْنُ وَاِخْوَانُ لُوطٍۙ

Âd, Firavun ve Lût’un kardeşleri de.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kaf / 14. Ayet

وَاَصْحَابُ الْاَيْكَةِ وَقَوْمُ تُبَّعٍۜ كُلٌّ كَذَّبَ الرُّسُلَ فَحَقَّ وَع۪يدِ

Eyke ahâlisi ve Tübba‘ kavmi de. Evet, bunların hepsi peygamberleri yalanladı ve kendilerini tehdit ettiğim cezaya müstahak olup, o cezaya çarptırıldılar.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 33. Ayet

كَذَّبَتْ قَوْمُ لُوطٍ بِالنُّذُرِ

Lût kavmi de kendilerini uyaran peygamberleri yalanladı.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 34. Ayet

اِنَّٓا اَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ حَاصِبًا اِلَّٓا اٰلَ لُوطٍۜ نَجَّيْنَاهُمْ بِسَحَرٍۙ

Biz de üzerlerine taş yağdıran bir fırtına gönderdik. Ancak Lût’un âilesi müstesnâ. Onları seher vakti kurtardık.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 35. Ayet

نِعْمَةً مِنْ عِنْدِنَاۜ كَذٰلِكَ نَجْز۪ي مَنْ شَكَرَ

Tarafımızdan bir nimet olarak. İşte şükredenleri biz böyle mükâfatlandırırız.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 36. Ayet

وَلَقَدْ اَنْذَرَهُمْ بَطْشَتَنَا فَتَمَارَوْا بِالنُّذُرِ

Lût onları bizim şiddetli azabımıza karşı uyarmıştı. Fakat onlar uyarıları şüpheyle karşılayıp, bunları yalanladılar.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 37. Ayet

وَلَقَدْ رَاوَدُوهُ عَنْ ضَيْفِه۪ فَطَمَسْنَٓا اَعْيُنَهُمْ فَذُوقُوا عَذَاب۪ي وَنُذُرِ

Üstelik Lût’tan, genç erkek suretinde gelen misâfirlerini, çirkin ve hayâsız emelleri için kendilerine teslim etmesini istediler. Bunun üzerine biz de onların gözlerini silme kör ettik. “Haydi tadın azabımı ve uyarılarımın sonucunu!” dedik.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 38. Ayet

وَلَقَدْ صَبَّحَهُمْ بُكْرَةً عَذَابٌ مُسْتَقِرٌّۚ

Bir sabah vakti, önüne geçilemez ve yakalarını bir daha bırak­mayacak bir azap onları kıskıvrak yakalayıverdi.

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

Kamer / 39. Ayet

فَذُوقُوا عَذَاب۪ي وَنُذُرِ

Haydi tadın azabımı ve uyarılarımın sonucunu!

Meal Karşılaştır Sûreye git Tefsiri

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2017/09/hasta_dua-702x336.jpg
Şifa Ayetleri

Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...

Devamını Oku

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2019/04/fakirlik_görmez-702x336.jpg
Vakıa Suresi

Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...

Devamını Oku

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-79-ayeti-ne-anlatiyor-195094-m.jpg
Enâm Suresinin 79. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...

Devamını Oku

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-72-ayeti-ne-anlatiyor-195071-m.jpg
Enâm Suresinin 72. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...

Devamını Oku

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-68-ayeti-ne-anlatiyor-195024-m.jpg
Enâm Suresinin 68. Ayeti Ne Anlatıyor?

En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...

Devamını Oku

https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/04/enam-suresinin-59-ayeti-ne-anlatiyor-195002-m.jpg
Enâm Suresinin 59. Ayeti Ne Anlatıyor?

En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...

Devamını Oku