# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَقَالُوا عَلَى اللّٰهِ تَوَكَّلْنَاۚ رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلْقَوْمِ الظَّالِم۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Fekâlû ‘ala(A)llâhi tevekkelnâ rabbenâ lâ tec’alnâ fitneten lilkavmi-zzâlimîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlar da şöyle diyorlardı: “Biz, yalnızca Allah’a dayanıp güvendik. Rabbimiz, bizi o zâlim toplumun işkencelerine maruz bırakarak, onlar için bir imtihan unsuru yapma!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar da dediler ki: «Allah’a dayandık. Ey Rabbimiz! Bizi o zalimler topluluğu için deneme konusu kılma! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 85,86. "Allah'a güvendik; Ey Rabbimiz! Zalim bir millet ile bizi sınama, rahmetinle bizi kafirlerden kurtar" dediler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar da şöyle dediler: “Biz yalnız Allah’a tevekkül ettik. Ey Rabbimiz, bizi zalimler topluluğunun baskı ve şiddetine maruz bırakma!” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar da: "Biz Allah'a güvendik. Ey Rabbimiz, bizi o zalim kavmin fitnesine uğratma!" dediler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onlar da, biz Allâha i'timâd ettik, ya rabbenâ bizi o zalim kavmin fitnesine düşürme |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar da şöyle dediler: «Biz yalınız Allaha güvenib dayandık. Ey Rabbimiz, bizi o zaalimler güruhuna bir fitne (mevzuu) yapma». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Bunun üzerine dediler ki: “(Biz,) ancak Allah'a tevekkül ettik. Rabbimiz! Bizi o zâlimler topluluğuna bir fitne kılma (onları bize musallat etme)!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlar da dediler ki; “-Biz, ancak Allah'a tevekkül ettik. Ey Rabbimiz, bizi, o zâlim kavmin fitnesine düşürme; |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlar da dediler ki: «Allah Teâlâ'ya itimat ettik. Ey Rabbimiz! Bizi o zalimler olan kavim için bir fitne kılma.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | “Biz Allah'a tevekkül ettik,” dediler. “Rabbimiz, bizi o zalimler güruhunun fitnesiyle sınama. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They said: "In Allah do we put out trust. Our Lord! make us not a trial for those who practise oppression; |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yunus Sûresi 85. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَلَمْ يَلْبِسُٓوا ا۪يمَانَهُمْ بِظُلْمٍ اُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْاَمْنُ وَهُمْ مُهْتَدُونَ۟ İman edip ...
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...