# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمِنْهُمْ مَنْ يَنْظُرُ اِلَيْكَۜ اَفَاَنْتَ تَهْدِي الْعُمْيَ وَلَوْ كَانُوا لَا يُبْصِرُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Veminhum men yenzuru ileyk(e)(c) efeente tehdî-l’umye velev kânû lâ yubsirûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlardan bir kısmı da senin yüzüne bakıp durur. Hele bir de kalp gözleriyle görmüyorlarsa, o körlere sen mi doğru yolu göstereceksin? |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlardan sana bakan da vardır. Fakat -hele (gerçeği) göremiyorlarsa- körleri sen mi doğru yola ileteceksin? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Aralarında sana bakan vardır. Sen körleri, görmezlerken doğru yola iletebilir misin? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | İçlerinden sana bakanlar da vardır. Fakat körlere, hele gerçeği görmüyorlarsa, sen mi doğru yolu göstereceksin? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | İçlerinden sana bakanlar da var. Fakat sen, körlere, üstelik basiretleri de yoksa hidayet edip yol gösterebilecek misin? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | İçlerinden sana bakanlar da var, fakat basıretleri de yokken körlere sen mi hidayet edeceksin? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İçlerinden sana bakanlar da vardır. Fakat körlere sen mi doğru yolu göstereceksin? Hele (kalb gözlerinden de) görmez olurlarsa!. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Onlardan sana bakan(lar) da vardır. Fakat (görmek istemeyen) o körleri, üstelik(kalb gözleriyle de) görmüyorlarsa, sen mi hidâyete erdireceksin? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | İçlerinden sana bakanlar (Peygamberliğine delâlet eden mûcizeleri gördükleri halde iman etmiyenler) de var. Fakat anlayış gözleri de yokken körlere sen mi hidâyet edeceksin? |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlardan sana bakanlar da vardır. Ya sen körlere, göremez kimseler de olsalar doğru yolu gösterebilir misin? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlardan sana bakanlar da vardır. Fakat körlere, üstelik kalp gözleri de görmüyorsa, sen yol gösterebilir misin? |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And among them are some who look at thee: but canst thou guide the blind,- even though they will not see? |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yunus Sûresi 43. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...
Enbiya suresinin 37. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 37. Ayet Arapça: خُلِقَ الْاِنْسَانُ مِنْ عَجَلٍۜ سَاُر۪يكُمْ اٰيَات۪ي فَلَا تَسْتَعْجِ ...
Saff sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 14 âyettir. İsmini, 4. ayetinde geçen صَفًّا (saffen) kelimesinden alır. Sûrenin “İsa” ve اَلْحَوَارِيُّونَ (Hav ...