# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قَالُٓوا اَتَعْجَب۪ينَ مِنْ اَمْرِ اللّٰهِ رَحْمَتُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ عَلَيْكُمْ اَهْلَ الْبَيْتِۜ اِنَّهُ حَم۪يدٌ مَج۪يدٌ | |
Türkçe Okunuşu * | Kâlû eta’cebîne min emri(A)llâh(i)(c) rahmetu(A)llâhi veberakâtuhu ‘aleykum ehle-lbeyt(i)(c) innehu hamîdun mecîd(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Melekler: “Sen Allah’ın işine mi şaşıyorsun?” dediler, sonra da: “Ey hâne halkı, Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerinize olsun! Şüphesiz Allah, çok övülmeye lâyıktır, şan ve şerefi pek yücedir” diye dua ettiler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Melekler) dediler ki: Allah'ın emrine şaşıyor musun? Ey ev halkı! Allah'ın rahmeti ve bereketleri sizin üzerinizdedir. Şüphesiz ki O, övülmeye lâyıktır, iyiliği boldur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Ey evin hanımı! Allah'ın rahmeti ve bereketleri üzerinize olmuşken, nasıl Allah'ın işine şaşarsın? O, övülmeye layıktır, yücelerin yücesidir" dediler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Melekler, “Allah’ın emrine mi şaşıyorsun? Allah’ın rahmeti ve bereketi size olsun ey (peygamber ocağının) ev halkı! Şüphesiz O, övülmeye lâyıktır, şanı yücedir.” dediler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Dediler: "Sen Allah'ın emrine mi şaşıyorsun? Allah'ın rahmeti ve berekâtı üzerinizdedir. Ey ev halkı! Muhakkak ki O, hamiddir (övülmeye lâyıktır), meciddir (cömertliği boldur)." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Sen, dediler: Allahın emrinden taacüb mü ediyorsun? Allahın rahmeti ve berekâtı var üzerinizde ey ehli beyt! Şübhe yok ki o bir hamîddir mecîddir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Elçi melekler): «Allahın emrine mi şaşıyorsun? Ey ehl-i beyt, Allahın rahmeti, bereketleri sizin üzerinizdedir. Şübhe yok ki, O, asıl hamde lâyık, hayr-u ihsanı çok olandır» dediler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | (Melekler) dediler ki: “Allah'ın işine mi şaşıyorsun? Allah'ın rahmeti ve bereketleri sizin üzerinizedir ey ev halkı! Şübhesiz ki O, Hamîd (hamd edilmeye yegâne lâyık olan)dır, Mecîd (ihsânı bol olan)dır.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Melekler ona) dediler ki: “- Sen Allah'ın emrine mi şaşıyorsun? Allah'ın rahmeti ve bereketleri üzerinize olsun, ehl-i beyt... Şüphe yok ki Allah nimet vermesiyle hamde lâyıktır, lütuf ve ihsanıyla yücedir.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Dediler ki: «Sen Allah'ın emrinden taaccüb eder misin? Ey ehl-i Beyt! Allah'ın rahmeti ve bereketleri sizin üzerinizdedir. Şüphe yok ki o hamîddir, mecîddir.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar “Allah'ın işine mi şaşıyorsun?” dediler. “Allah'ın rahmeti ve bereketleri üzerinize olsun, ey hane halkı. O hamd edilmeye lâyıktır ve şanı pek yücedir.” |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They said: "Dost thou wonder at Allah's decree? The grace of Allah and His blessings on you, o ye people of the house! for He is indeed worthy of all praise, full of all glory!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Hûd Sûresi 73. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
“Siz bu iftira etme işinin önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki o, Allah katında çok büyük bir suçtur.” (Nûr sûresi (24), 15) İslâm tarihini ...
Peygamberimizin (s.a.v.) ismi Kur’an-ı Kerim’de beş defa geçmektedir. Peygamberimiz (s.a.v.) Kur’an’da dört defa “Muhammed”, bir defa da “Ahmed” olara ...
Sözlükte “korku namazı” anlamına gelen salâtü'l-havf tabiri fıkıhta düşman, eşkıya, hayvan saldırısı yahut yangın, sel tehlikesi gibi tehditler karşıs ...
Ayet-i kerimede buyrulur: ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ Sonra gizli açık her ...
Hatim, “Kur’ân-ı Kerîm’i başından sonuna kadar ezberden veya yüzünden okuma” demektir. Ebû Ümâme radıyallahu anh, ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: لٰكِنِ الرَّسُولُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مَعَهُ جَاهَدُوا بِاَمْوَالِهِمْ وَاَنْفُسِهِمْۜ وَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْخَيْرَاتُۘ ...