# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الَّذ۪ينَ كَذَّبُوا بِاٰيَاتِ اللّٰهِ فَتَكُونَ مِنَ الْخَاسِر۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Velâ tekûnenne mine-lleżîne keżżebû bi-âyâti(A)llâhi fetekûne mine-lḣâsirîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Yine sakın Allah’ın âyetlerini yalanlayanlardan da olma; yoksa hüsrâna uğrayanlardan olursun! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Allah’ın âyetlerini yalanlayanlardan da olma, sonra ziyana uğrayanlardan olursun. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'ın ayetlerini yalanlayanlardan da olma, yoksa kaybedenlerden olursun. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Sakın Allah’ın âyetlerini yalanlayanlardan da olma! Yoksa zarara uğrayanlardan olursun. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ve sakın Allah'ın âyetlerini inkar edenlerden olma, sonra hüsrana uğrayanlardan olursun. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | sakın şüphe edenlerden olma ki husrâna düşenlerden olmıyasın |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Sakın Allahın âyetlerini yalan sayanlardan olma. Sonra maddî ve ma'nevî zarara uğramışlardan olursun. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Ve sakın Allah'ın âyetlerini yalanlayanlardan olma; yoksa hüsrâna uğrayanlardan olursun! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Sakın Allah'ın âyetlerini tekzib edenlerden olma. Sonra hüsrana düşenlerden olursun. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve sakın Allah'ın âyetlerini tekzîp edenlerden olma. Sonra hüsrâna uğramışlardan olursun. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Allah'ın âyetlerini yalanlayanlardan da olma; sonra hüsran içinde kalırsın. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Nor be of those who reject the signs of Allah, or thou shalt be of those who perish. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Yunus Sûresi 95. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...