# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِذَا بُشِّرَ اَحَدُهُمْ بِالْاُنْثٰى ظَلَّ وَجْهُهُ مُسْوَدًّا وَهُوَ كَظ۪يمٌۚ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-iżâ buşşira ehaduhum bil-unśâ zalle vechuhu musvedden vehuve kazîm(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O kadar ki, onlardan birine bir kız çocuğunun dünyaya geldiği müjdelense üzüntüden yüzü simsiyah kesilir, içi öfkeyle dolar. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlardan birine kız müjdelendiği zaman öfkelenmiş olarak yüzü kapkara kesilir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Aralarından birine bir kızı olduğu müjdelendiği zaman içi gamla dolarak yüzü simsiyah kesilir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlardan biri, kız ile müjdelendiği zaman içi öfke ile dolarak yüzü simsiyah kesilir! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Halbuki onlardan birine, kız doğum haberi müjdelendiği zaman içi öfkeyle dolar, yüzü kapkara kesilir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Halbuki onların birine dişi müjdelendiği vakıt öfkesinden yüzü simsiyah oluyor |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlardan birine kız (doğumu) müjdesi verilince, kendisi pek öfkeli olarak, yüzü simsiyah kesilir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hâlbuki onlardan biri, kız (çocuk) ile müjdelendiğinde, öfkelenmiş biri olarak yüzü simsiyah kesilir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlardan birine, kız doğum haberi (bir kızın doğdu!) müjdelendiği zaman, öfkelenerek yüzü kararıyor. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlardan biri kız ile müjdelenince pürgayz olarak yüzü simsiyah kesilir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Oysa onlardan biri kız çocuğuyla müjdelendiği zaman öfkeden yüzü simsiyah kesiliverir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | When news is brought to one of them, of (the birth of) a female (child), his face darkens, and he is filled with inward grief! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 58. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 30. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 30. Ayet Arapça: وَقَالَ الرَّسُولُ يَا رَبِّ اِنَّ قَوْمِي اتَّخَذُوا هٰذ ...
Allah, inkâr edenlere Nûh’un karısı ile Lût’un karısını örnek verir. Her ikisi de, kullarımızdan iki sâlih kişinin nikâhları altında idiler, fakat o ...
Furkân sûresi 15-16. âyetlerinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 15-16. Ayetlerinin Arapçası: قُلْ اَذٰلِكَ خَيْرٌ اَمْ جَنَّةُ الْخُلْدِ ا ...
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...