# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَاِذَا ق۪يلَ لَهُمْ مَاذَٓا اَنْزَلَ رَبُّكُمْۙ قَالُٓوا اَسَاط۪يرُ الْاَوَّل۪ينَۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve-iżâ kîle lehum mâżâ enzele rabbukum(ﻻ) kâlû esâtîru-l-evvelîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Onlara: “Rabbiniz size ne indiriyor?” diye sorulduğu zaman, “Öncekilerin masallarını!” diye karşılık verirler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildiği zaman, «Öncekilerin masallarını» derler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlara: "Rabbiniz ne indirdi?" diye sorulsa: "öncekilerin masalları" derler. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlara “Rabbiniz ne indirdi?” denildiği zaman, “Öncekilerin masalları” dediler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlara: "Rabbiniz ne indirdi? denildiği zaman "Öncekilerin efsanelerini" dediler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onlara rabbınız ne indirdi? Denildiği vakıt da «eskilerin masalları» dediler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlara: «Size Rabbiniz ne indirdi?» denildiği zaman «evvelkilerin masallarını» dediler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Onlara: “Rabbiniz ne indirdi?” denildiği zaman ise: “Evvelkilerin masalları!” derler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | O kâfirlere: “- rabbiniz ne indirdi?” dendiği zaman: “- Eskilerin masallarını” dediler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlara, «Rabbiniz ne indirdi?» denildiği vakit dediler ki: «Evvelkilerin masallarını.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlara “Rabbiniz ne indirdi?” dendiğinde, “Eskilerin masallarını” diye cevap verirler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | When it is said to them, "What is it that your Lord has revealed?" they say, "Tales of the ancients!" |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 24. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...