# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اِنَّ الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِۙ لَا يَهْد۪يهِمُ اللّٰهُ وَلَهُمْ عَذَابٌ اَل۪يمٌ | |
Türkçe Okunuşu * | İnne-lleżîne lâ yu/minûne bi-âyâti(A)llâhi lâ yehdîhimu(A)llâhu velehum ‘ażâbun elîm(un) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Allah’ın âyetlerine inanmayanları Allah doğru yola erdirmeyecektir. Üstelik onlara pek acı bir azap vardır. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Allah'ın âyetlerine inanmayanlar yok mu, kuşkusuz Allah onları doğru yola iletmez ve onlar için elem verici bir azap vardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'ın ayetlerine inanmayanları Allah doğru yola eriştirmez. Onlara can yakıcı azap vardır. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Allah’ın âyetlerine inanmayanları, Allah elbette doğru yola iletmez. Onlar için elem dolu bir azap vardır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Allah'ın âyetlerine iman etmeyenleri, muhakkak ki Allah hidayete erdirmez ve onlara can yakıcı bir azab vardır. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Allahın âyetlerine inanmıyanları elbette Allah, hidayete erdirmez ve onlara elîm bir azâb vardır |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Allahın âyetlerine îman etmeyenler (yok mu?) şübhesiz ki Allah onlara hidâyet (nasıyb) etmez. Onlar için çok acıklı bir azâb vardır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Doğrusu, Allah'ın âyetlerine îmân etmeyenler yok mu, Allah onları (bu hâllerinden dolayı) hidâyete erdirmez ve onlar için (pek) elemli bir azab vardır. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Allah'ın âyetlerine iman etmiyenleri, muhakkak ki Allah hidayete erdirmez ve onlar için çok acıklı bir azab var... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Şüphe yok o kimseler ki, Allah'ın âyetlerine imân etmezler. Allah onlara hidâyet etmez ve onlar için pek acıklı bir azap vardır. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Allah'ın âyetlerine iman etmeyenleri Allah doğru yola iletmez; onların hakkı acı bir azaptır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Those who believe not in the Signs of Allah,- Allah will not guide them, and theirs will be a grievous Penalty. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 104. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...