# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَلَا تَضْرِبُوا لِلّٰهِ الْاَمْثَالَۜ اِنَّ اللّٰهَ يَعْلَمُ وَاَنْتُمْ لَا تَعْلَمُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Felâ tadribû li(A)llâhi-l-emśâl(e)(c) inna(A)llâhe ya’lemu ve entum lâ ta’lemûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Öyleyse bir takım örnekler verip Allah’a benzer şeyler türetmeye kalkışmayın. Elbette her şeyin gerçek yüzünü Allah bilir, siz bilmezsiniz. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Allah için emsal göstermeyin. Çünkü Allah bilir, siz ise bilmezsiniz. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'a benzerler koşmaya kalkmayın. Şüphesiz Allah bilir, siz bilmezsiniz. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Artık Allah’a (şanına uymayan) benzetmeler yapmaya kalkmayın. Çünkü Allah bilir, siz bilmezsiniz. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Artık Allah'a ortaklar koşmayın. Çünkü Allah, (eşi bulunmadığını) bilir, siz bilmezsiniz. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Artık Allaha temsiller yapmağa kalkmayın, çünkü Allah bilir siz bilmezsiniz |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Artık Allaha benzerler koşub durmayın. Çünkü Allah (her şey'i) biliyor, siz bilmiyorsunuz. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Öyle ise (eşi olmayan) Allah'a, benzerler (ortaklar) koşmaya kalkmayın! Şübhesiz ki (bu yüzden başınıza gelecek azâbı) Allah bilir, siz ise bilmezsiniz. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Artık Allah'a ortak koşmayın, çünkü Allah, eşi bulunmadığını biliyor. Siz ise, bu gerçeği bilmiyorsunuz. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık Allah için nazirler kılmayınız. Şüphe yok ki Allah Teâlâ bilir, halbuki, siz bilmezsiniz. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onun için, hiçbir şeyi Allah'a benzetmeyin. Allah bilir, siz bilmezsiniz. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Invent not similitudes for Allah. for Allah knoweth, and ye know not. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 74. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...