# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاِذَا قَرَأْتَ الْقُرْاٰنَ فَاسْتَعِذْ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّج۪يمِ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe-iżâ kara/te-lkur-âne feste’iż bi(A)llâhi mine-şşeytâni-rracîm(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Kur’an okuyacağın zaman kovulmuş şeytandan hemen Allah’a sığın! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Kur'an okuduğun zaman o kovulmuş şeytandan Allah'a sığın! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Kuran okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Kur’an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Şimdi Kur'ân okumak istediğin zaman önce o kovulmuş şeytandan Allah'a sığın. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | İmdi Kur'an okuduğun vakıt evvelâ Allaha sığın o recîm Şeytandan |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Haydi Kur'an okuduğun (okumak istediğin) zaman o koğulmuş şeytandan Allaha sığın. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Artık Kur'ân okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan hemen Allah'a sığın! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Şimdi, Kur'ân okumak istediğin zaman, hemen o koğulmuş Şeytan'dan Allah'a sığın (E'ûzü billâhi mineş-şeytânir-racîm de). |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | İmdi, Kur'an'ı okuyacağın zaman o kovulmuş olan şeytandan hemen Allah'a sığın. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Kur'ân'ı okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | When thou dost read the Qur´an, seek Allah's protection from Satan the rejected one. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 98. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...
Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...
Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...
Kehf Suresinin 7. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresinin 7. Ayet Arapça: اِنَّا جَعَلْنَا مَا عَلَى الْاَرْضِ ز۪ينَةً لَهَا لِنَبْلُوَهُمْ اَيُّهُ ...
İsra suresinin 107. ayetinde şöyle buyrulur: İsra Suresi 107. Ayet Arapça: قُلْ اٰمِنُوا بِه۪ٓ اَوْ لَا تُؤْمِنُواۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ اُو۫تُوا الْعِل ...