# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | يَعْرِفُونَ نِعْمَتَ اللّٰهِ ثُمَّ يُنْكِرُونَهَا وَاَكْثَرُهُمُ الْكَافِرُونَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Ya’rifûne ni’meta(A)llâhi śümme yunkirûnehâ veekśeruhumu-lkâfirûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Aslında onlar, hem faydalandıkları nimetlerin Allah’tan olduğunu bilip içten içe itiraf ediyor, hem de kalkıp o nimetlere karşı nankör kesiliyorlar. Zâten onların çoğu kâfirdir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar Allah'ın nimetini bilirler (itiraf ederler). Sonra da onu inkâr ederler. Onların çoğu kâfirdir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Allah'ın nimetini hem bilirler hem de inkar ederler. Zaten çoğu kafir kimselerdir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlar, Allah’ın nimetini bilirler, sonra da inkâr ederler. Onların çoğu kâfirlerdir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Hem Allah'ın nimetini bilirler, sonra da onu inkâr ederler. Onların çoğu kâfir kimselerdir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Allahın nı'metini tanırlar, sonra da inkâr ederler ve ekserisi kâfirdirler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar hem Allahın (bu) ni'met (ler) ini i'tiraf ederler, hem yine onu (fiilleriyle) inkâr ederler. Çoğu (inadına) kâfir kimselerdir onların. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Allah'ın ni'metini tanırlar; sonra da onu inkâr ederler; çünki onların çoğu kâfirdirler. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Müşrikler, Allah'ın nimetini tanırlar ikrar ederler. Sonra (Allah'dan başkasına ibadet ederek) onu inkâr ederler. Onların çoğu kâfirlerdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Allah'ın nîmetini tanırlar, sonra da onu inkar ederler ve onların ekserisi kâfirlerdir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlar Allah'ın nimetini bilirler; buna rağmen onu inkâr ederler. Onların çoğu böyle nankördür. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | They recognise the favours of Allah. then they deny them; and most of them are (creatures) ungrateful. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 83. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...
Müminûn suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 29. Ayet Arapça: ِ وَقُلْ رَبِّ اَنْزِلْن۪ي مُنْزَلًا مُبَارَكًا وَاَنْتَ خَيْرُ الْمُ ...
Müminûn suresinin 21. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 21. Ayet Arapça: ِ وَاِنَّ لَكُمْ فِي الْاَنْعَامِ لَعِبْرَةًۜ نُسْق۪يكُمْ مِمَّا ف۪ي ...