# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قُلْ اِنْ كَانَ لِلرَّحْمٰنِ وَلَدٌۗ فَاَنَا۬ اَوَّلُ الْعَابِد۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Kul in kâne lirrahmâni veledun fe-enâ evvelu-l’âbidîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | De ki: “Faraza Rahmân’ın bir çocuğu olsaydı, ona kulluk edenlerin ilki elbette ben olurdum!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | De ki: Eğer Rahmân'ın bir çocuğu olsaydı, elbette ben (ona) kulluk edenlerin ilki olurdum! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | De ki: "Eğer Rahman olan Allah'ın çocuğu olsa, kulluk edenlerin ilki ben olurdum." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Ey Muhammed!) De ki: “Eğer Rahmân’ın bir çocuğu olsaydı, ona kulluk edenlerin ilki ben olurdum.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Ey Muhammed! de ki: "Eğer Rahman olan Allah'ın bir çocuğu olsaydı, ona ibâdet edenlerin birincisi ben olurdum." |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | De ki: Rahmanın bir veledi olsa ben ona tapanların birincisi olurdum |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | (Habîbim) de ki: «O çok esirgeyen (Allah) ın (bilfarz) bir evlâdı olsaydı ben (ona) tapanların ilki olurdum»! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | De ki: “Eğer Rahmân'ın (hâşâ!) bir çocuğu olsaydı, o takdirde (ona) tapanların ilki ben olurdum.” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Ey Rasûlüm) de ki: “- Rahmân'ın bir çocuğu olsa, ben ona, tapanların birincisi olurdum.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Eğer Rahmân için (faraza) bir veled olsa idi, (O'na) ibadet edenlerin ilki ben olurdum.» |
11. | Ümit Şimşek Meali | De ki: Eğer Rahmân'ın oğlu olsaydı, ona ibadet edenlerin ilki ben olurdum. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Say: "If (Allah) Most Gracious had a son, I would be the first to worship." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zuhruf Sûresi 81. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 75. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 75. Ayeti Arapça: قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكَ اِنَّكَ لَنْ تَسْتَط۪يعَ مَعِيَ صَبْرًا Kehf S ...
Kehf Suresinin 66-67. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 66-67. Ayetleri Arapça: قَالَ لَهُ مُوسٰى هَلْ اَتَّبِعُكَ عَلٰٓى اَنْ تُعَلِّمَنِ مِ ...
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...
Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...