Zuhruf Sûresi(43) 39. Ayet


39 / 89


# Meal Ayet
Arapça وَلَنْ يَنْفَعَكُمُ الْيَوْمَ اِذْ ظَلَمْتُمْ اَنَّكُمْ فِي الْعَذَابِ مُشْتَرِكُونَ
Türkçe Okunuşu * Velen yenfe’akumu-lyevme iż zalemtum ennekum fî-l’ażâbi muşterikûn(e)
1. Ömer Çelik Meali Bu temennî ve pişmanlığınız bugün size hiçbir fayda vermeyecektir. Çünkü dünyada iken birlikte zulmettiniz. Şimdi de azabı birlikte çekeceksiniz!
2. Diyanet Vakfı Meali Zulmettiğiniz için bugün (nedâmet) size hiçbir fayda vermeyecektir. Çünkü siz, azapta ortaksınız.
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali 38,39. Sonunda Bize gelince arkadaşına: "Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arasındaki kadar uzaklık olsaydı, sen ne kötü arkadaş imişsin!" der. Nedametin bugün size hiç faydası dokunmaz; zira haksızlık etmiştiniz, şimdi azabda ortaksınız.
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali Onlara, “(Bu temenniniz) bugün size asla fayda vermez. Çünkü zulmettiniz. Hepiniz azapta ortaksınız” denir.
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Onlara: "Bugün pişmanlık duymanız size hiçbir fayda sağlamayacaktır. Çünkü siz zulmettiniz. Şimdi de hepiniz azapta ortaksınız." denir.
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali Böyle demek bugün size hiç de faide vermez, çünkü zulmettiniz, hepiniz azâbda müştereksinizdir
7. Hasan Basri Çantay Meali (Bu temenniniz ve peşîmanlığınız bugün size asla fâide vermez. Çünkü (hepiniz) zulmetdiniz. Muhakkak siz de azâbda ortaklarsınız.
8. Hayrat Neşriyat Meali Hâlbuki (böyle demeniz) bugün size aslâ fayda vermez; çünki zulmettiniz; doğrusu siz, azabda ortak olan kimselersiniz.
9. Ali Fikri Yavuz Meali (Allah Tealâ onlara şöyle buyurur): Bu özlediğiniz şey, bugün size asla fayda vermez; çünkü zulüm yaptınız. Hepiniz azabda ortaksınız.
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Bugün size bu temenniniz asla bir fâide vermeyecektir. Çünkü zulmettiniz. Şüphe yok ki, siz azapta ortaklarsınızdır.
11. Ümit Şimşek Meali Pişmanlığınızın bugün size bir faydası olmaz; çünkü hepiniz zulmettiniz. Şimdi azapta da ortaksınız.
12. Yusuf Ali (English) Meali When ye have done wrong, it will avail you nothing, that Day, that ye shall be partners in Punishment!
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
Zuhruf Sûresi 39. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/02/kehf-suresinin-54-ayeti-ne-anlatiyor-198332-m.jpg
Kehf Suresinin 54. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/02/kehf-suresinin-46-ayeti-ne-anlatiyor-198323-m.jpg
Kehf Suresinin 46. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/02/kehf-suresinin-45-ayeti-ne-anlatiyor-198300-m.jpg
Kehf Suresinin 45. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/02/kehf-suresinin-29-ayeti-ne-anlatiyor-198275-m.jpg
Kehf Suresinin 29. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/02/kehf-suresinin-23-24-ayetleri-ne-anlatiyor-198254-m.jpg
Kehf Suresinin 23-24. Ayetleri Ne Anlatıyor?

Kehf Suresinin 23-24. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 23-24. Ayet Arapça: وَلَا تَقُولَنَّ لِشَا۬يْءٍ اِنّ۪ي فَاعِلٌ ذٰلِكَ غَدًاۙ اِلَّٓا ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2025/02/kehf-suresinin-17-ayeti-ne-anlatiyor-198231-m.jpg
Kehf Suresinin 17. Ayeti Ne Anlatıyor?

Kehf Suresinin 17. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 17. Ayet Arapça: مَنْ يَهْدِ اللّٰهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِۚ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُ ...