# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمَا يَأْت۪يهِمْ مِنْ نَبِيٍّ اِلَّا كَانُوا بِه۪ يَسْتَهْزِؤُ۫نَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemâ ye/tîhim min nebiyyin illâ kânû bihi yestehzi-ûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Fakat onlara ne zaman bir peygamber geldiyse, mutlaka onunla alay ettiler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Onlar, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya alırlardı. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Kendilerine gelen her peygamberi onlar mutlaka alaya alırlardı. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | (Onlar da) kendilerine gelen her peygamberle mutlaka alay ediyorlardı. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlar kendilerine gelen her peygamberle mutlaka alay ediyorlardı. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Hiç bir Peygamber de gelmiyordu ki kendilerine onunla mutlak eğlenmesinler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlar da, kendilerine bir peygamber gelmeye dursun, ille onunla istihza ederlerdi. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Fakat onlara ne zaman bir peygamber gelse, mutlaka onunla alay ediyorlardı. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Onlara her peygamber geldikçe, muhakkak onunla alay ederlerdi. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Onlara bir peygamber gelmiş olmazdı ki, illâ onunla istihzâ eder olmuşlardı. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onlara hangi peygamber geldiyse alaya aldılar. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And never came there a prophet to them but they mocked him. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zuhruf Sûresi 7. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...