Zuhruf Sûresi(43) 65. Ayet


65 / 89


# Meal Ayet
Arapça فَاخْتَلَفَ الْاَحْزَابُ مِنْ بَيْنِهِمْۚ فَوَيْلٌ لِلَّذ۪ينَ ظَلَمُوا مِنْ عَذَابِ يَوْمٍ اَل۪يمٍ
Türkçe Okunuşu * Faḣtelefe-l-ahzâbu min beynihim(s) feveylun lilleżîne zalemû min ‘ażâbi yevmin elîm(in)
1. Ömer Çelik Meali Sonra bir takım gruplar İsa hakkında birbirleriyle anlaşmazlığa düştüler. Pek acı bir günün azabından dolayı vay o zâlimlerin hâline!
2. Diyanet Vakfı Meali Ama aralarından çıkan guruplar, bir ihtilâfa düştüler. Acı bir günün azabı karşısında vay o zulmedenlerin haline!  
3. Diyanet İşleri (Eski) Meali Ama, aralarında guruplaştılar, ayrılığa düştüler. Kıyamet gününün can yakıcı azabına uğrayacak zalimlerin vay haline!
4. Diyanet İşleri (Yeni) Meali Ama aralarından çıkan gruplar ayrılığa düştüler. Elem dolu bir günün azâbından vay o zulmedenlerin hâline!
5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Fakat aralarından çıkan gruplar, İsâ hakkında ihtilâfa düştüler. Acı bir günün azâbından dolayı vay zulmedenlerin hâline!
6. Elmalılı Meali (Orjinal) Meali Sonra o hizibler kendi aralarında ıhtilâf ettiler, onun için elîm bir günün azâbından vay o zulmedenlere
7. Hasan Basri Çantay Meali Sonra aralarından partiler (çıkıb) ihtilâf etdiler. Artık pek acıklı bir günün azabından vay o zulmedenlere!
8. Hayrat Neşriyat Meali Fakat (Îsâ'dan sonra) aralarından (çıkan) o fırkalar, ihtilâfa düştü. Artık (pek)elemli bir günün azâbından dolayı, o zulmedenlerin vay hâline!
9. Ali Fikri Yavuz Meali Sonra o (hristiyanlardan ibaret) hizibler aralarında ayrılığa düştüler. Onun için, acıklı bir günün azabından vay o zulüm edenlerin haline!...
10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Sonra o tâifeler kendi aralarında ihtilafa düştüler. Artık vay acıklı günün azabından o zulmetmiş olanlara!
11. Ümit Şimşek Meali Sonra birtakım fırkalar birbirleriyle anlaşmazlığa düştüler. Acıklı bir günün azabı yüzünden yazıklar olsun o zulmedenlere!
12. Yusuf Ali (English) Meali But sects from among themselves fell into disagreement: then woe to the wrong-doers, from the Penalty of a Grievous Day!
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir.
Zuhruf Sûresi 65. ayetinin tefsiri için tıklayınız
* Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir.


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/hz-muhammed-sav-ile-ilgili-ayetler-196509-m.jpg
Hz. Muhammed (s.a.v.) ile İlgili Ayetler

Peygamberimizin (s.a.v.) ismi Kur’an-ı Kerim’de beş defa geçmektedir. Peygamberimiz (s.a.v.) Kur’an’da dört defa “Muhammed”, bir defa da “Ahmed” olara ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/korku-namazi-ile-ilgili-ayetler-196495-m.jpg
Korku Namazı ile İlgili Ayetler

Sözlükte “korku namazı” anlamına gelen salâtü'l-havf tabiri fıkıhta düşman, eşkıya, hayvan saldırısı yahut yangın, sel tehlikesi gibi tehditler karşıs ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/tevbe-suresinin-94-ayeti-ne-anlatiyor-196492-m.jpg
Tevbe Suresinin 94. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ Sonra gizli açık her ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/hatim-duasi-arapca-turkce-okunusu-196474-m.jpg
Hatim Duası Arapça Türkçe Okunuşu

Hatim, “Kur’ân-ı Kerîm’i başından sonuna kadar ezberden veya yüzünden okuma” demektir. Ebû Ümâme radıyallahu anh, ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/tevbe-suresinin-88-ayeti-ne-anlatiyor-196464-m.jpg
Tevbe Suresinin 88. Ayeti Ne Anlatıyor?

Ayet-i kerimede buyrulur: لٰكِنِ الرَّسُولُ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مَعَهُ جَاهَدُوا بِاَمْوَالِهِمْ وَاَنْفُسِهِمْۜ وَاُو۬لٰٓئِكَ لَهُمُ الْخَيْرَاتُۘ ...


https://www.islamveihsan.com/wp-content/uploads/2024/09/onlar-namazlarinda-devamlidirlar-mearic-23-ayetinin-tefsiri-196459-m.jpg
“Onlar Namazlarında Devamlıdırlar” (Me'âric, 23) Ayetinin Tefsiri

Ayet-i kerimede buyrulur: اَلَّذ۪ينَ هُمْ عَلٰى صَلَاتِهِمْ دَٓائِمُونَۖ Elleżîne hum ‘alâ salâtihim dâ-imûn(e). “Onlar namazlarında devamlıdırla ...