# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَانْتَقَمْنَا مِنْهُمْ فَانْظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُكَذِّب۪ينَ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | Fentekamnâ minhum(s) fenzur keyfe kâne ‘âkibetu-lmukeżżibîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Bunun üzerine biz de onlardan intikamımızı aldık. Bir bak, peygamberlerini yalanlayanların sonu nasıl oldu! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Biz de onlardan intikam aldık. Bak, yalanlayanların sonu nasıl oldu? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Bunun üzerine Biz de onlardan öç aldık. Yalancıların sonunun nasıl olduğuna bir bak! |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Biz de onlardan intikam aldık. Yalanlayanların sonu, bak nasıl oldu! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Biz de onlardan intikam aldık. Bak peygamberleri yalanlayanların sonu nasıl oldu! |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Onun üzerine biz de onlardan intikamını aldık da bak o tekzib edenlerin akıbeti nasıl oldu? |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Bunun üzerine biz de onlardan intikaam aldık. İşte bak, tekzîb edenlerin akıbeti nice oldu! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Bunun üzerine (biz de) onlardan intikam aldık; artık bak, yalanlayanların âkıbeti nasıl oldu! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Bunun üzerine biz de onlardan (azab neticesi köklerini kurutarak) intikam aldık. Şimdi bak, o (peygamberi ve kitabları) yalanlıyanların akıbeti nasıl oldu!... |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık onlardan intikam aldık. İşte bak, o tekzîb edenlerin akibeti ne oldu? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Biz de onlardan intikam aldık. Bir bak, peygamberlerini yalanlayanların sonu ne oldu. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | So We exacted retribution from them: now see what was the end of those who rejected (Truth)! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zuhruf Sûresi 25. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...