# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلْاَخِلَّٓاءُ يَوْمَئِذٍ بَعْضُهُمْ لِبَعْضٍ عَدُوٌّ اِلَّا الْمُتَّق۪ينَۜ۟ | |
Türkçe Okunuşu * | El-eḣillâu yevme-iżin ba’duhum liba’din ‘aduvvun illâ-lmuttekîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O gün bütün dostlar birbirine düşman kesilecektir. Ancak gönülden Allah’a saygı duyan, O’nun emirlerini yerine getirip yasaklarından kaçınan müttakîler müstesnâ. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O gün, Allah'a karşı gelmekten sakınanlar dışında, dost olanlar (bile) birbirlerine düşman kesilirler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | O gün Allah'a karşı gelmekten sakınanlar dışında, dost olanlar birbirine düşman olurlar. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | O gün Allah’a karşı gelmekten sakınanlar dışında, dostlar birbirine düşman olurlar. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O gün Allah'tan korkanlar hariç dost olanlar birbirlerine düşmandırlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Dostlar o gün birbirlerine düşmandırlar, müstesnâ ancak müttekîler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Dostlar o gün birbirine düşmandır. Takva saahibleri müstesna. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | O gün dostlar (bile) birbirlerine düşmandırlar; ancak takvâ sâhibleri müstesnâ! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | (Küfürde birleşib sevişen) dostlar, o gün birbirlerine düşmandırlar; takva sahibleri ise müstesnadır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | O gün dostların bazıları bazısı için düşmandır. Muttakîler müstesna. |
11. | Ümit Şimşek Meali | O gün takvâ sahiplerinden başka bütün dostlar birbirine düşman kesilirler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Friends on that Day will be foes, one to another,- except the Righteous. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Zuhruf Sûresi 67. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Şifa; deva demektir. Şifa; insanın hastalıktan kurtulması, sıhhat bulması, iyilik bulması anlamlarına gelir. Peki hastalara ne şifa olur? KUR’AN’DA G ...
Vakıa Suresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 ayettir. İsmini, kıyametin isimlerinden biri olan ve “hâdise, olay” gibi mânalara gelen birinci âyetteki (vâk ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنّ۪ي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَا۬ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۚ Ben hakka ...
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: وَاَنْ اَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاتَّقُوهُۜ وَهُوَ الَّذ۪ٓي اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ Bir de bize, “Namazı dosdoğru kılın v ...
En‘âm suresinin 68. ayetinde buyrulur: وَاِذَا رَاَيْتَ الَّذ۪ينَ يَخُوضُونَ ف۪ٓي اٰيَاتِنَا فَاَعْرِضْ عَنْهُمْ حَتّٰى يَخُوضُوا ف۪ي حَد۪يثٍ غَيْرِ ...
En‘âm suresinin 59. ayetinde buyrulur: وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا ت ...