# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَقُطِعَ دَابِرُ الْقَوْمِ الَّذ۪ينَ ظَلَمُواۜ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Fekuti’a dâbiru-lkavmi-lleżîne zalemû(c) velhamdu li(A)llâhi rabbi-l’âlemîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Böylece zulmedip duran o kavmin kökü büsbütün kesilmiş oldu. Âlemlerin Rabbi Allah’a hamdolsun! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Böylece zulmeden toplumun kökü kesildi. Hamd, âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Zulmeden milletin kökü böylece kesildi. Hamd, Alemlerin Rabbi Allah'a mahsustur. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Böylece zulmeden o toplumun kökü kesildi. Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Böylece zulmeden kavmin kökü kesildi. Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Artık o zulmedib duran kavmin kökü kesilmişti, hamdolsun Allaha o rabbülâlemîyne |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | İşte bu suretle, zulm edenler güruhunun ardı arkası kesilmişdi. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allahındır. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Böylece, zulmeden kavmin kökü kesildi. Hamd ise, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Böylece, O zulmeden kavmin kökü kesilmişti. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'ındır. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık o zulmeden kavmin kökü kesilmiş oldu. Hamd-olsun âlemlerin Rabbi olan Allah Teâlâ'ya. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Zulmeden kavmin arkası böylece kesilmiş oldu. Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Of the wrong-doers the last remnant was cut off. Praise be to Allah, the Cherisher of the worlds. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. En'âm Sûresi 45. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Enbiya suresinin 81. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 81. Ayet Arapça: وَلِسُلَيْمٰنَ الرّ۪يحَ عَاصِفَةً تَجْر۪ي بِاَمْرِه۪ٓ اِلَى الْاَرْضِ ...
"Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih eder. O, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır." (Saf Sûresi ...
"Meryem oğlu İsa da: “Ey İsrâiloğulları! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim; daha önce inen Tevrat’ı doğrulamak ve benden sonra g ...
Enbiya suresinin 69. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 69. Ayet Arapça: قُلْنَا يَا نَارُ كُون۪ي بَرْدًا وَسَلَامًا عَلٰٓى اِبْرٰه۪يمَۙ Enbi ...
"Allah’a ve Rasûlü’ne gerektiği gibi inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihâd edersiniz. Eğer bilirseniz, sizin için hayırlı olan bu ...
Enbiya suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Enbiya Suresi 46. Ayet Arapça: وَلَئِنْ مَسَّتْهُمْ نَفْحَةٌ مِنْ عَذَابِ رَبِّكَ لَيَقُولُنَّ يَا وَ ...