# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَلَهُ مَا سَكَنَ فِي الَّيْلِ وَالنَّهَارِۜ وَهُوَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُ | |
Türkçe Okunuşu * | Velehu mâ sekene fî-lleyli ve-nnehâr(i)(c) vehuve-ssemî’u-l’alîm(u) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Gecenin karanlığı, gündüzün aydınlığı içinde barınan her şey O’nundur. O hakkıyla işitendir, kemâliyle bilendir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Gecede ve gündüzde barınan her şey O'nundur. O her şeyi işitendir, bilendir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Gecede ve gündüzde bulunan O'nundur. O işitendir, Bilen'dir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Gece ve gündüzde barınan her şey O’nundur. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Gecede, gündüzde barınan her şey O'nundur. O, işitendir, bilendir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Halbuki gecede gündüzde barınan ne varsa onun, ve işiden bilen ancak o |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Gecenin ve gündüzün içinde barınan her şey Onundur. O, hakkıyle işidendir, gerçek bilendir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Gece ve gündüzün içinde barınan şeyler de O'nundur. O ise, Semî' (herbirinin sesini hakkıyla işiten)dir, Alîm (hâllerini hakkıyla bilen)dir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Halbuki gecede ve gündüzde yerleşenle hareket eden ne varsa O'nundur. O, herkesin sözlerini işitendir, bütün hallerini bilendir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Halbuki, gecede ve gündüzde barınan her ne varsa O'nundur ve hakkıyle işiten, bilen de ancak O'dur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Gecede ve gündüzde barınan ne varsa Onundur. O herşeyi işiten, herşeyi bilendir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | To him belongeth all that dwelleth (or lurketh) in the night and the day. For he is the one who heareth and knoweth all things." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. En'âm Sûresi 13. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Kehf Suresinin 66-67. ayetlerinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 66-67. Ayetleri Arapça: قَالَ لَهُ مُوسٰى هَلْ اَتَّبِعُكَ عَلٰٓى اَنْ تُعَلِّمَنِ مِ ...
Kur’ân-ı Kerim, İslâm dininin kutsal kitabıdır. Kur’an okumanın gerekliliği ve fazileti üzerinde sıkça durulur. Kur’an’ın bazı yerlerde kendini “zikr ...
Kehf Suresinin 54. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 54. Ayet Arapça: وَلَقَدْ صَرَّفْنَا ف۪ي هٰذَا الْقُرْاٰنِ لِلنَّاسِ مِنْ كُلِّ مَثَلٍۜ وَك ...
Kehf Suresinin 46. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 46. Ayet Arapça: اَلْمَالُ وَالْبَنُونَ ز۪ينَةُ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۚ وَالْبَاقِيَاتُ الصّ ...
Kehf Suresinin 45. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 45. Ayet Arapça: وَاضْرِبْ لَهُمْ مَثَلَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا كَمَٓاءٍ اَنْزَلْنَاهُ مِنَ ...
Kehf Suresinin 29. ayetinde şöyle buyrulur: Kehf Suresi 29. Ayet Arapça: وَقُلِ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكُمْ فَمَنْ شَٓاءَ فَلْيُؤْمِنْ وَمَنْ شَٓاءَ فَ ...