# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَمَا تَأْت۪يهِمْ مِنْ اٰيَةٍ مِنْ اٰيَاتِ رَبِّهِمْ اِلَّا كَانُوا عَنْهَا مُعْرِض۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Vemâ te/tîhim min âyetin min âyâti rabbihim illâ kânû ‘anhâ mu’ridîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Böyle iken, ne zaman onlara Rablerinin âyetlerinden bir âyet gelse, hiç düşünmeden hemen ondan yüz çevirirler. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | Rablerinin âyetlerinden onlara (kâfirlere) bir âyet gelmeyedursun, o âyetlerden ille de yüz çevirirler. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Onlara Rablerinin ayetlerinden bir ayet geldikçe ondan yüz çevirirlerdi. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Onlara Rablerinin âyetlerinden hiçbir âyet gelmez ki ondan yüz çevirmesinler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Onlara Rab'lerinin âyetlerinden hiçbir âyet gelmez ki, ondan yüz çevirmesinler. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Böyle iken onlara ondan yüz çevirmiş olmasınlar |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Onlara (Mekkelilere) Rablerinin âyetlerinden bir âyet gelmeyedursun, onlar ille bundan yüz çeviricilerdir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Böyle iken, onlara (o müşriklere) Rablerinin âyetlerinden hiçbir âyet gelmiyor ki ondan yüz çevirmiş kimseler olmasınlar! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Böyle iken, onlara (Mekke'lilere) Rablerinin âyetlerinden gelen bir âyet yoktur ki, ondan yüz çevirmiş olmasınlar. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve onlara Rablerinin âyetlerinden bir âyet gelmez ki, illâ onlar O'ndan yüz çevirirler. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Lâkin onlara Rablerinin âyetlerinden hangi bir âyet gelse, yine bundan yüz çevirirler. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | But never did a single one of the signs of their Lord reach them, but they turned away therefrom. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. En'âm Sûresi 4. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Furkân sûresinin 6. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Furkân Suresi 6. Ayet Arapça: قُلْ اَنْزَلَهُ الَّذ۪ي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمٰوَاتِ ...
Nûr sûresinin 64. âyetinde Allah Teâla şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 64. Ayet Arapça: اَلَٓا اِنَّ لِلّٰهِ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قَدْ يَع ...
Nûr sûresinin 61. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 61. Ayet Arapça: فَاِذَا دَخَلْتُمْ بُيُوتًا فَسَلِّمُوا عَلٰٓى اَنْفُسِكُمْ تَحِيّ ...
Nûr sûresinin 56. âyetinde Allah Teâla şöyle buyurmaktadır: Nûr Suresi 56. Ayet Arapça: وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرّ ...
Nûr sûresinin 51. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 51. Ayet Arapça: اِنَّمَا كَانَ قَوْلَ الْمُؤْمِن۪ينَ اِذَا دُعُٓوا اِلَى اللّٰهِ و ...
Nûr sûresinin 41. âyetinde Rabbimiz şöyle buyuruyor: Nûr Suresi 41. Ayet Arapça: اَلَمْ تَرَ اَنَّ اللّٰهَ يُسَبِّحُ لَهُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَا ...