# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | قُلْ س۪يرُوا فِي الْاَرْضِ ثُمَّ انْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُكَذِّب۪ينَ | |
Türkçe Okunuşu * | Kul sîrû fî-l-ardi śümme-nzurû keyfe kâne ‘âkibetu-lmukeżżibîn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | De ki: “Yeryüzünde gezin dolaşın da, peygamberleri yalanlayanların sonu nasıl olmuş bir bakın!” |
2. | Diyanet Vakfı Meali | De ki: Yeryüzünde dolaşın, sonra (peygamberleri) yalanlayanların sonunun nasıl olduğuna bakın! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın, sonra da, yalanlayanların sonunun nasıl olduğuna bir bakın." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | De ki: “Yeryüzünde gezin dolaşın da (Peygamberleri) yalanlayanların sonu nasıl olmuş bir görün.” |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | De ki: "Yeryüzünde dolaşın da yalanlayanların sonu nasıl olmuş, görün!". |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | De ki: yer yüzünde dolaşın da bakın o Peygâmberlere yalancı diyenlerin akıbeti nasıl olmuş?» |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | De ki: «Yer (yüzün) de gezib dolaşın, sonra da bakın ki (peygamberleri) yalanlayanların sonu nice olmuşdur». |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | De ki: “Yeryüzünde dolaşın, sonra (da peygamberleri) yalanlayanların âkıbetinasıl olmuş, bakın!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | De ki: “-Yeryüzünde dolaşın da hele bir bakın; o peygamberlere yalancı diyenlerin sonu nasıl olmuştur.” |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | De ki: «Yeryüzünde dolaşınız, sonra bakınız ki, tekzîp edenlerin akibeti nasıl olmuştur?» |
11. | Ümit Şimşek Meali | De ki: Yeryüzünde gezin de bakın, yalanlayanların sonu ne olmuş! |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Say: "Travel through the earth and see what was the end of those who rejected Truth." |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. En'âm Sûresi 11. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...
Kısa sureler Kuran'daki sırasına göre hazırlanmıştır. Fatiha suresinden başlayarak Nas suresine kadar devam eden kısa surelerin Arapça, Türkçe okunuşl ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللّٰهِ عِبَادٌ اَمْثَالُكُمْ فَادْعُوهُمْ فَلْيَسْتَج۪يبُوا لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ صَا ...