# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَهُوَ اللّٰهُ فِي السَّمٰوَاتِ وَفِي الْاَرْضِۜ يَعْلَمُ سِرَّكُمْ وَجَهْرَكُمْ وَيَعْلَمُ مَا تَكْسِبُونَ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve huva(A)llâhu fî-ssemâvâti vefî-l-ard(i)(s) ya’lemu sirrakum ve cehrakum ve ya’lemu mâ teksibûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | O, göklerde ve yerde ibâdete lâyık tek Allah’tır. O sizin gizlinizi de açığa vurduğunuzu da bilir; yine hayır veya şer ne kazandığınızı da bilir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | O, göklerde ve yerde tek Allah'tır. Gizlinizi, açığınızı bilir. (Hayır ve şerden) ne kazanacağınızı da bilir. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | O, göklerin ve yerin Allah'ı, içinizi dışınızı bilir, kazandıklarınızı da bilir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Hâlbuki O, göklerde de Allah’tır, yerde de. Sizin gizlinizi de bilir, açığa vurduğunuzu da. Sizin daha ne kazanacağınızı da bilir. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | O, göklerde de, yerde de (tek) Allah'tır. Sizin gizlinizi, açığınızı ve ne kazandığınızı bilir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Halbuki o Göklerde de Allah yerde de, sizin içinizi de bilir, dışınızı da, daha ne kesbedeceksiniz onu da bilir |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | O, göklerde de, yerde de (ibâdete müstehık olan) Allahdır. Sizin içinizi de bilir O, dışınızı da. (Hayr ve şer) ne kazanacağınızı da bilir O. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | Hâlbuki O, göklerde ve yerde (ibâdete lâyık, tek olan) Allah'dır. Gizlinizi ve açığınızı bilir; (hayır ve şerden) ne kazanacağınızı da bilir. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Halbuki göklerde ve yerde ibadete lâyık yalnız O Allah'dır. Sizin içinizi de bilir, dışınızı da. O, yapacağınız şeyleri de bilir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve O göklerde de, yerde de Allah'dır, sizin gizli ve aleni olan herşeyinizi bilir ve ne kazanacağınızı da bilir. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Göklerde ve yerde Allah Odur. O sizin içinizi de bilir, dışınızı da bilir, kazandıklarınızı da bilir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And He is Allah in the heavens and on earth. He knoweth what ye hide, and what ye reveal, and He knoweth the (recompense) which ye earn (by your deeds). |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. En'âm Sûresi 3. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ali İmran Suresi 156-160 Ayetler: 156- "Ey iman edenler! Sizler, seferde iken ölen veya savaşırken şehit düşen kardeşleri hakkında: “Eğer yanımızd ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَنْ يَعْصِ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ وَيَتَعَدَّ حُدُودَهُ يُدْخِلْهُ نَارًا خَالِدًا ف۪يهَاۖ وَلَهُ عَذَابٌ مُه۪ينٌ۟ Kim d ...
Kur’ân-ı Kerîm, lafzı ve mânasıyla, şekli ve muhtevasıyla Allah kelâmıdır. Burada “şekli” derken Kur’ân-ı Kerîm’in Resûlullah (s.a.v.)’e vahyedilmesin ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّ الَّذ۪ينَ يَأْكُلُونَ اَمْوَالَ الْيَتَامٰى ظُلْمًا اِنَّمَا يَأْكُلُونَ ف۪ي بُطُونِهِمْ نَارًاۜ وَسَيَصْلَوْنَ سَع۪ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: “…bu Kur’an’ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, birbirine destek de olsalar, onun b ...
Kur’an-ı Kerim, sure sure, ayet ayet nazil olmuştur. İnen ayetler ezberlenmiş ve de yazılmıştır. Yazılanlar daha sonra birleştirilerek mushaf hâline ...