# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاِنَّ الْجَنَّةَ هِيَ الْمَأْوٰىۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe-inne-lcennete hiye-lme/vâ | |
1. | Ömer Çelik Meali | İşte cennet, onun varacağı yerin tâ kendisidir. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 40, 41. Rabbinin makamından korkan ve nefsini kötü arzulardan uzaklaştıran için ise şüphesiz cennet yegâne barınaktır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 40,41. Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kötülükten alıkoymuşsa, varacağı yer şüphesiz cennettir. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 40,41.Kim de, Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa, şüphesiz, cennet onun sığınağıdır. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Kuşkusuz onun varacağı yer cennettir. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | muhakak Cennettir onun varacağı |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | işte muhakkak ki cennet onun varacağı yerin ta kendisidir. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 40,41. Kim de (kıyâmet günü) Rabbisinin makamından (huzûrunda durmaktan)korkmuş ve nefsi(ni), (kötü) arzulardan men' etmişse, artık şübhesiz (o kimse için) varılacak olan yer, ancak Cennettir! |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Muhakkak cennet onun varacağı yerdir. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık cennette, o da (o kimse için) yurttur. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Onun barınacağı yer de Cennettir. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Their abode will be the Garden. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nâziât Sûresi 41. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |