# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | وَفَوَاكِهَ مِمَّا يَشْتَهُونَۜ | |
Türkçe Okunuşu * | Ve fevâkihe mimmâ yeştehûn(e) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Canlarının çektiği türlü türlü meyveler arasında. |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 41, 42. Şüphesiz (o gün) takvâ sahipleri, gölgeliklerde ve pınar başlarında, canlarının çektiğinden çeşit çeşit meyveler arasında olacaklardır. |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | Canlarının istediği meyveler arasındadırlar. |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Canlarının çektiği meyveler içerisindedirler. |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Canlarının çektiğinden türlü meyveler arasındadırlar. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ve canlarının istediğinden meyveler içindedirler |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | 41,42. Hakıykat, takva saahibleri gölgeler, pınarlar ve canları ne isterse onlardan bir çok meyveler içindedirler. |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 41,42. Şübhesiz ki takvâ sâhibleri (ise, o gün) gölgelerde ve pınar başlarında, canlarının çekmekte olduğu meyveler arasındadırlar. |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Ve canlarının istediği meyveler içindedirler. |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Ve canlarının istediğinden meyveler (içindedirler). |
11. | Ümit Şimşek Meali | Canlarının çektiği meyveler arasındadır. |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | And (they shall have) fruits,- all they desire. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mürselât Sûresi 42. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
YAPMAKTA OLDUĞU İYİLİĞİ DEVAM ETTİRMEKLE İLGİLİ ÂYETLER “Bir toplum inanç ve davranışlarını değiştirmedikçe, Allah da onların durumunu değiştirme ...
Müminûn suresinin 84. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 84. Ayet Arapça: قُلْ لِمَنِ الْاَرْضُ وَمَنْ ف۪يهَٓا اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ Müm ...
Teğâbün sûresi Medine’de nâzil olmuştur. 18 âyettir. İsmini, 9. âyette geçen ve “aldanma, aldatma, kar-zarar” mânasına gelen اَلتَّغَابُنُ (teğâbün) k ...
Müminûn suresinin 62. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 62. Ayet Arapça: ِ وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِ ...
Müminûn suresinin 53. ayetinde şöyle buyrulur: Müminûn Suresi 53. Ayet Arapça: ِ فَتَقَطَّعُٓوا اَمْرَهُمْ بَيْنَهُمْ زُبُرًاۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَ ...
Yâsîn sûresi, Mekke’de nâzil olmuştur. 83 âyettir. İsmini birinci âyette geçen يٰسٓ (Yâsîn) kelimesinden alır. Resmî sıralamada 36, iniş sırasına gör ...