# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | فَاِنْ كَانَ لَكُمْ كَيْدٌ فَك۪يدُونِ | |
Türkçe Okunuşu * | Fe-in kâne lekum keydun fekîdûn(i) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Cezamdan kurtulmak için varsa bir hîleniz, bir düzeniniz, hiç durmayın, beni atlatmak için hemen uygulayın! |
2. | Diyanet Vakfı Meali | (Azaptan kurtulmanız için) bir hileniz varsa, gösterin bana hilenizi! |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | "Eğer bir düzeniniz varsa Bana kurun." |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | Eğer bir tuzağınız varsa, haydi bana tuzak kurun! |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Bir hileniz varsa beni atlatın. |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Varsa bir fenniniz atlatın beni |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Eğer bir hıyleniz varsa hemen bu hileyi bana yapın! |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | “Artık (azabdan kurtulmak için) bir tuzağınız varsa, haydi bana tuzak kurun!” |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Eğer (azabı kaldıracak) bir hileniz varsa, haydi bana hile yapın bakalım! |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Artık sizin için bir hile var ise hemen bana hilede bulunun. |
11. | Ümit Şimşek Meali | Bir hileniz varsa, haydi, yapın Bana hilenizi! |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Now, if ye have a trick (or plot), use it against Me! |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mürselât Sûresi 39. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اسْتَج۪يبُوا لِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ اِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْي۪يكُمْۚ وَاعْلَمُٓوا ...
Malı helâlinden kazanıp, sarfedilmesi emredilen yerlere harcamak suretiyle şükreden zenginin fazileti ile ilgili ayetler... AYETLER “Her kim ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...