# | Meal | Ayet |
---|---|---|
Arapça | اَلَمْ نَجْعَلِ الْاَرْضَ كِفَاتًاۙ | |
Türkçe Okunuşu * | Elem nec’ali-l-arda kifâtâ(n) | |
1. | Ömer Çelik Meali | Biz yeryüzünü bir toplanma mekânı yapmadık mı: |
2. | Diyanet Vakfı Meali | 25, 26. Biz, yeryüzünü dirilere ve ölülere toplanma yeri yapmadık mı? |
3. | Diyanet İşleri (Eski) Meali | 25,26. Biz yeryüzünü, dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı? |
4. | Diyanet İşleri (Yeni) Meali | 25,26. Biz yeryüzünü dirileri de ölüleri de toplayan (bir yurt) yapmadık mı? |
5. | Elmalılı Hamdi Yazır Meali | Yeryüzünü bir tokat (toplanma yeri) yapmadık mı? |
6. | Elmalılı Meali (Orjinal) Meali | Ye kılmadıkmı Arzı bir tokat |
7. | Hasan Basri Çantay Meali | Biz, yeri bir toplantı yeri yapmadık mı? |
8. | Hayrat Neşriyat Meali | 25,26. (Biz,) arzı hayat sâhiblerine de ölülere de bir toplanma yeri yapmadık mı? |
9. | Ali Fikri Yavuz Meali | Arzı bir toplanma yeri yapmadık mı, |
10. | Ömer Nasuhi Bilmen Meali | Biz yeri bir toplantı mevzii yapmadık mı? |
11. | Ümit Şimşek Meali | Yeryüzünü bir toplanma yeri yapmadık mı: |
12. | Yusuf Ali (English) Meali | Have We not made the earth (as a place) to draw together. |
Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin tam mânâsı ile anlaşılması mümkün olmayabilir. Ayetlerin izahı için mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Mürselât Sûresi 25. ayetinin tefsiri için tıklayınız |
||
* | Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. |
Ayet-i kerimede şöyle buyrulur: يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اسْتَج۪يبُوا لِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ اِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْي۪يكُمْۚ وَاعْلَمُٓوا ...
Malı helâlinden kazanıp, sarfedilmesi emredilen yerlere harcamak suretiyle şükreden zenginin fazileti ile ilgili ayetler... AYETLER “Her kim ve ...
Ayet-i kerimede buyrulur: وَمَا جَعَلَهُ اللّٰهُ اِلَّا بُشْرٰى وَلِتَطْمَئِنَّ بِه۪ قُلُوبُكُمْۚ وَمَا النَّصْرُ اِلَّا مِنْ عِنْدِ اللّٰهِۜ اِنَّ ...
Ayet-i kerimede buyrulur: اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذ۪ينَ اِذَا ذُكِرَ اللّٰهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَاِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ اٰيَاتُهُ زَادَتْه ...
Ayet-i kerimede buyrulur: خُذِ الْعَفْوَ وَأْمُرْ بِالْعُرْفِ وَاَعْرِضْ عَنِ الْجَاهِل۪ينَ (Resûlüm!) Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve cahille ...
Başkasını kendine tercih etmek, varını yoğunu muhtaçlara vermek ile ilgili ayetler... AYETLER “Kendileri muhtaç olsalar bile, başkasını daha ço ...